Sınırları belli olmayan hayat tam bir tuzak!
Her geçen gün medyaya yansıyan hırsızlık, gasp, sahtekarlık, dolandırıcılık, tecavüz, intihar, cinayet vb. haberler ne derece korkunç bir dünya da yaşadığımızı gözler önüne seriyor. Hırsızlıkta, yolsuzlukta, gaspta, tecavüzde, cinayetlerde akademik başarımız(!) her geçen gün maalesef artıyor. Pek çoğu üniversite mezunu, varlıklı, üst düzey işlerde çalışmış insanlar, şeytana bile pabucunu tersten giydirecek derecede insan aklının, geçmiş ve mevcut dini anlayışların kötü gördüğü işleri çok rahat bir şekilde yapabilecek duruma evriliyorlar.
Manevi açıdan tatmin olmayan, kutsal bir varlığa (Allah’a) inanmayan insanlar zamanla tağutlaşma ve azgınlaşma yolunu tercih ediyorlar? Fıtratla tezat davranışlar, zulümle ve kaosla donanmış sonu felaket olan eylemler…
Azgınlaşan insan davranışlarından yaşadığımız dünyadan pek çok örnekler verebiliriz.
Bir öğrenci otomatik silahı alıpta kendi okuluna gidip neden toplu cinayet yapar?
Polislikten ayrılma bir kişi neden bir kadını öldürürde sonra onu parçalara ayırıp, valize koyup yol kenarına atar?
Askeriye de general rütbesine kadar yükselmiş bir subay devletin aracıyla insan kaçakçılığı neden yapar?
Bir polis normal olarak kontrol edebileceği kişiyi yere yatırıp boğazına ayaklarıyla basarak canice hareketiyle kişinin ölümüne sebep olur?
Üniversitede öğretim üyesi bir kişi öğrencisini nasıl taciz eder?
Bir doktor hastanede hastasına neden tecavüz eder?
Bu kişiler akademik bilgilerine rağmen yaptıkları şu işlerin ahlaken kötü olduğunu,yasal olarak suç olduğunu bilmiyorlar mı?
Her türlü maddi zevkleri kusana kadar yaşamış zengin bir genç bir kadını hem öldürür hem de neden yakar?
Bir kadın, hatta anne olan bir kadın veya bir baba eşini ve çocuklarını neden öldürür?
Bir genç kendisine uyuşturucu parası vermeyen annesini veya anneannesini neden öldürür?
Bir amca neden hem kardeşini hem de iki yeğenini öldürür?
Bir bankacı çalıştığı bankayı neden soyar? Suç olduğunu bilmiyor mu?
Bir bürokrat ihalelerde neden yolsuzluk yapar? Yasal olarak suç olduğunu bilmiyor mu?
Hepsi de biliyor. Bilerek ve sadistçe yapıyor. Allahsızlık ve ahiret inancının yokluğu, aklın dengeyi kaybetmesi sonucu bunlar oluyor.
Bilerek sınırları İhlal Ediyorlar, Kesin Zarar Edecekler!
Allah inancı yok, yasal boşlukları biliyorlar ve dünya da bu işten bir şekilde kıvıracaklarını biliyorlar. Yalanla, yalan şahitlerle, rüşvetlerle ve zamanla gelecek olan yasal aflarla bu işlerden kurtulacaklarını biliyorlar.
Bildikleri halde kamil manada inanmadıkları şey ise mutlak adaletin tecelli edeceği gün olan Ahiret günü..
Allah inançları yok… Ahiret inançları yok… Hayatın sonundaki ölümden başka bir hayatın olduğuna inanmıyorlar. Hesap verecekleri bir sona inanmak işlerine gelmiyor. Hesaplaşmak zor bir son!
Allahın bilmesini, görmesini, onların her haline dair hakikatini önemsemiyorlar. Kötülük işlemenin ve caniliğin insanda zamanla Allah inancını ve sevgisini kaybettireceğini ve Allah sevgisini kaybetmenin dünyevi ve uhrevi anlamda kişinin hayatında oluşturacağı ‘elim, can yakıcı azab’a dair travmaları hesap etmiyorlar. Edemiyorlar.
Allah ve........
© Haber Vakti
