menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Terör bitti mi?

476 1
15.05.2025

Kulağa ne kadar da hoş geliyor değil mi, “Terör’süz Türkiye”!

Benim “Terörizm / Terörist Kim” diye yıllar önce yayınlanmış bir kitabım var. 1970’lerden itibaren gazeteci olarak bir çok cephede o savaşları izledim. Direniş hareketlerinin liderleri ile görüştüm. Mesela “İslami direniş cephe liderleri” ile yaptığım röportajlardan oluşan “İslam Savaşçıları” diye başka bir kitabım da var. Türkiye’deki, sağ-sol, İslamcı, milliyetçi direniş örgütlerini de yakından tanıyorum. 1980 öncesi DEV GENÇ’i de bilirim, bölündükten sonra DEV SOL, DEV YOLU da. TKP’yi de bilirim. Doğu Anadolu’da “Akil Adamlar Heyeti”nde idim. Daha önce de askerlerle 15 gün Doğudaki askeri birlikleri gezdim. Ankara ve İstanbul’daki ordu birliklerinde askeri yetkililerle konuştuk, Harb okullarından, Milli Güvenlik Akademesine, genel Kurmaya kadar, bir çok yerde.

Terör konusundan bu kadar muzadarip olup da bu konuda teorik olarak bu kadar cahil, örgüt ve eylem bağlamında bu kadar aklı karışık bir toplum görmedim desem yeridir. Polisi ayrı, jandarması ayrı, TSK’sı, MİT’i ayrı, MGK’sı ayrı, iktidarı ayrı, muhalefeti ayrı. Bilgiden bağımsız olgu, algı, kanaatlar ve talimatlarla hareket ediyorlar. Partiler, Cemaat ve kanaat önderleri, herkesin kendine ait zannettiği media’ları üzerinden adeta toplum emir komuta ile yönetiliyor. Hiç sanmam, ama bekleyip göreceğiz. Biz geleceği bilmeyiz. Ve de bize hayır gibi gelen şeylerde şer şer gibi gelen şeylerde Allah (cc) hayır murat etmiş olabilir. Kutsanan devletin arkasında bir ne idüğü belli olmayan bir derin devlet var, onun da arkasında, ABD, AB, İngiltere, İsrail, NATO, Mason Locaları falan, say say bitmez. Bunların kadrolarında Şeyh de var, Fahişe de. Sağcı, solcu, Dinci, Liberal, Milliyetçi, Laik herkes var! Daha sonra FETÖ dediklerinizin de arkasında onlar vardı, BÇG’nin de arkasında onlar var. Bu Şeytani yapı, mesela 15 Temmuz’da AK Partiyi de destekledi, FETÖ’yü de. İkisini de zayıflatmak, kazananla yollarına devam etmek istiyorlardı. Ölen ölür, kalan sağlar onların olacaktı çünkü.

Kurtlar vadisi ile nasıl da derin devleti akladılar, toplumsal hafızada meşrulaştırdılar.. O dizi filmlerle toplum dönüştürülürken, mesela Tarih üzerinden bugünün siyasetini meşrulaştırmak için menkıbeler uydurdular. Hoş, artık artırılmış sanal gerçeklik var. Dünki yöntemlerle bile, düne kadar “Bebek Katili” diye kınadıklarını birini, bir anda “Barış meleği”ne nasıl da çevirdiler ama. Toplumda zaten kendi media’sına bakıyor, kendi partisi, şeyhi, lideri ne derse onu mutlak bir doğru olarak kabul ediyor. Din ve devlet büyüklerini İdolleştiriyor, İlah ve Rab konumuna yükseltiyor! PKK nerede başlayıp, nerede bittiğini biliyor muyuz?. Pek çok kişi bilmez. Bilmediğini de bilmez, öğrenmek de istemez, gerçeği söylesen de kabul etmek istemez. Çünkü sizin söyleyecekleriniz onun ezberlerine uymayacaktır. Ve onun zihinlerini kuşatan duvardan bir tuğla çekerseniz, o duvar çöker. O zanna dayalı kanaat, din ve tarihle perçinlenmiştir.

PKK 1973’de fikir olarak bir Grub Türk tarafından ortaya atılmış, 1976’da bir Kürt hareketi olarak Kürt nüfusunun yoğun olduğu bölgelerde örgütlenerek yayılmaya başlamış, 1978’de de ilk kongresini toplayarak PKK kimliğini kazanmış süreç içinde Suriye Muhaberatı, Rus KGB’si, MOSSAD, Bulgar istihbaratı, Yunanistan, Ermenistan, ABD, İngiltere, Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda, İsveç gibi ülkelerle de yakın ve sıcak temas kurdu. Hatta Libya ve Suudi Arabistanla da. Solcu görünüyorlardı ama, NATO’nun gölgesinde bir solculuk bu. Bugün gelinen nokta ile ilgili DEM........

© Haber Vakti