Geliyor gelmekte olan!
“Bu zalimler topluluğunu Allah kahretsin” diyorsunuz ya, dualarınız kabul oldu. Kahır yakın. Nasıl bir Gazab’la imtihan olunacağını yakında göreceksiniz.
Sanırım Allah (cc) onlara biraz daha mühlet verdi.
Çünkü azgınlıkta, vahşette, şehvette sınır tanımıyorlar, yiyorlar doymuyorlar.
Bu “Kan içiciler” topluluğu, akıbetlerine doğru yokuş aşağı koşar gibi gidiyorlar. Cehennem onlara hasret.
Ama bir sorun var. Onları yakacak olan ateş, onlar karşısında sessiz kalan ve onlara yardım edenleri de yakacak. Sünnetullah böyle.
Hud Suresi 113: ''Ey iman edenler! Kim olursa olsun zulüm ve haksızlık yapan kimselere asla güvenip bel bağlamayın; onlara, duygu ve düşünce plânında kesinlikle meyletmeyin; yoksa cehennem ateşi size de dokunur! Çünkü onlara ilgi duymak ve sevgi beslemek, yaptıkları kötülükleri onaylamak anlamına gelir. Unutmayın ki, sizin Allah’tan başka hiçbir yardımcınız, hiçbir dostunuz yoktur; öyleyse kendinize başka bir dost aramayın, aksi hâlde ilâhî yardımdan yoksun kalırsınız!''
Allah (cc) bizim ellerimizle zalimleri cezalandırmak, mazlumlara yardım etmek ister.
Eğer zalimlerden korkar, sessiz kalır, ya da menfaat için onlara yaklaşırsanız, siz de onlardan olursunuz. Allah’ın yardımını bekleyenlerin; Allah’ın ipine tutunmaları gerekir. Servet, güç ve iktidar sahiplerini, din ve devlet büyüklerini, Allah’tan başka birilerini İlah ve Rab edinmemeleri gerekir.
Kitapta ne deniyordu: “İçimizdeki beyinsizlerin işledikleri yüzünden bizi helak eder misin Allah’ım!” Evet sessiz kalan dilsiz Şeytanlardan olursanız, Şeytan azabta olması gerekir.
Onların yalanlarına nasıl da kanıverdiniz. Onlar “ıslah edicileriz” diye geliyorlar, ellerinde aşı ile, ellerinde 5G ile, tepenizden pislik yağdırıyorlar sesiniz çıkmıyor. İklim yalanlarına ne çabuk kanıveriyorsunuz? İyi bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir.
Biz bu anlamda kendi hakkımızdaki hükmü değiştirmeden Allah (cc) bizim hakkımızdaki hükmünü değiştirivermeyecek. İtiraf edelim, cahillerden, zalimlerden olduk. Dünyaya çok fazla tamah ediyoruz. Kadere, Rızka, Ecele iman etmiyoruz sanki. Kendi nefislerimizi ve peşinden gittiklerimizin nefislerini ne kadar da yüceltiyoruz.
Dünyada olup-biten hadiseler, kişiler karşısında adil şahitlerden miyiz?
Sadece yaptıklarımızdan değil, yapmamız gerekirken yapmadıklarımızdan da hesaba çekilecektik hani, peki yaptıklarımız ve ihmallerimizden dolayı tevbe istiğfar ediyor muyuz?
Allah’ın bize emrettiği konularda, Allah'tan yardım istiyoruz da, yapmamız gereken işi bırakıp, İsrail oğullarının gazaba uğramalarına sebep olan olayda olduğu gibi, “Ey Musa sen ve Rabbin yetersiniz, bize bu külfeti niye yüklüyorsun ki!” diyen sapkınlar gibi,........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein