Birkaç gün Twitter’den şöyle bir mesaj yayınlamış ve ironik bir uyarıda bulunmuştum: “ÖNEMLİ BİR UYARI! (…yaşanan olaylarla ilgili ironik mini bir analiz ve uyarı notu!) Anlayana sivrisinek saz! Siyasi çevrelerde bir takım kişiler oluştu. Bunlar ötekileri dizayn etmek, manipüle etmek için kullanılıyordu. Bunların arasında iş adamı, hukukçu, hoca, akademisyen, gazeteci vd (say say bitmez) VIP/CIP unvan ve makam sahibi, servet sahibi, "kök hücre" karakterli "yarı iletken" birileri vardı. Bunların süt dişleri varken iyi idi. şimdi bunlar ayid oldukları yapıları dizayn etmeye kalkıyorlar. Bunlar fütursuz, korkmuyorlar, cüretkarlar, herkese tepeden bakan bu adamlar la-yüs'el, her konuda operasyon için "hazır kıta" gibiydiler. Bir çok iş hakkında farklı bilgi, belgelere sahiptirler. Yüksek bir şantaj kabiliyeti ve kapasiteleri vardır. Kapalı kapılar arkasında konuşulanları bilirler. Bu "operasyon çocukları", manipülasyon için her zaman aktif, media destekli aktörlerdir. Kendi düşündükleri ile çevrelerinde konuşulanları karıştırmaya başladılar sanırım. Bir de kendi aralarında gruplaşıp birbirlerine operasyon çekiyorlar gibi geldi bana. Kadrolaşma, yöntem ve nihai hedef konusunda sorun yaşıyorlar. Bu dışarıda da böyle. Bunların süt dişleri döküleli çok oldu, artık köpek dişleri çıktı. Bunlarla dalaşmayın sonra ısırırlar. Kuduz da olabilirler, aman dikkat. Bunlar sanıldığı gibi "kamu bekçileri" değil, "efendilerinin hizmetkarları"dırlar. Ama dikkat edin, artık gidişat kötü olduğunu gördükleri için biraz da içgüdüsel olarak kendilerini de güvende hissetmiyorlar, "güvenli bir liman" arıyor da olabilirler. Neyse bu son olayla artık bu iş deşifre oldu. "Cin şişeden çıktı". Geçmiş olsun! Benden bu tezgahta iş tutanlara da küçük bir not: Mayınlı tarlara top oynuyorsunuz, "yarın her şey olabilir" diye herkes birbirini fişliyor, kayda alıyor. Birileri zayıf gördüğü, feda edebileceklerini düşündükleri birilerini "günah keçisi" yapabilir. Çünkü Lucifer "666"!? kurban istiyor” diye! Bakalım bu sürecin sonunda kim kimi kurban edecek. Bu münafıklar bazan kurbanlarını kahraman ilan ettirip gömerler, bazan hain ilan ettirip gömerler. Bu daha çok “konjonktür meselesi”! Tehdit, Şantaj, Meydan okuma aldı başını gidiyor. “Üstüme gelme yakarım” tadında tehditler. “Sen benim bir açığımı söyler ve üstüme gelirsen, ben senin iki açığını söylerim. Belge kaset elimde” minvalinde blöf mü, gerçek mi olduğu pek belli olmayan bir atışma söz konusu. İş bu noktaya gelince, bir takım istihbarat örgütleri de boş durmayacak, “yangına körükle gidecek”, ellerindeki belgeleri bir şekilde bunlara ulaştıracak ve/veya servis edecek, karşı taraf bunların komplo olduğunu, kaset ve belgelerin uydurma olduğunu söyleyecek. Taraflar mahkeme söyledikleri gibi “lehimde olanları kabul ediyor, aleyhimdekileri kabul etmiyorum” diyecekler.! Aslında bunların bir kısmı, artırılmış sanal gerçeklik yöntemi ile kurgulanmış da olabilir.

Ha! Son bir bilgi, Falyalı denen adam kendi güvenliğinin sağlanması karşılığında, elindeki kasetleri CIA ve MOSSAD’a vermiş.

Ya hu, bu ülkede yaşamanın şifresini bilen birileri için (Biraz Sadist, biraz da Mazoşisttseniz eğer) çok keyifli bir ülkede yaşıyoruz. Matrak geçeceksiniz alemle. Sonunda “At binenin, kılıç kuşananın, toprak da, su da kullananın, rüşvet yiyenin”. Ya seveceksin bu ülkeyi böyle ya da terket kardeşim, tutan........

© Haber Vakti