menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

SEL GERÇEĞİ VE İNŞAAT SEKTÖRÜ: YAPILAŞMANIN HAFIZASI

8 1
30.11.2025

Doğa bize artık eskisinden çok daha sık hatırlatıyor: Yanlış planlanan her adım, geri dönüp kapımızı bir doğal afet olarak çalıyor. Türkiye’nin dört bir yanında yaşanan seller, çoğu zaman sadece meteorolojik bir olay gibi görülüyor; oysa bu tablolar, kontrolsüz büyüyen kentlerin ve yıllardır süren plansız inşaat alışkanlıklarımızın en net aynası. İzmir’in Dikili ilçesi de bu aynaya bakmak zorunda kalan yerlerden biri.

Bir bölgede sel olduğunda akla gelen ilk suçlu hep yağmur olur. “Çok yağdı, o yüzden taşkın oldu” deriz. Oysa yağmur aynı yağmur… Yüzyıllardır aynı yere yağıyor. Değişen şey yağmur değil; toprağın yerini alan beton, suyoluna yapılan binalar, kaldırılan yeşil alanlar ve kapatılan dere yataklarıdır. Suyu toprakla buluşturmayan, nefes alacak alan bırakmayan her şehir, seli bir kader değil, mühendislik hatalarının kaçınılmaz bir sonucu haline getiriyor.

İnşaat........

© Haber Gündemim