Değerli Okurlarım!..
Bu gün sizlere 16 Mart 2016 tarihinde bu başlık altında yazdığım bir yazıyı takdim edeceğim.
İbretle okumanızı öneririm.

Bir arkadaş gurubuyla bir yerde oturuyor, bir yandan muhabbet ediyor, bir yandan da çay içiyoruz.
Baharı müjdeleyen bir hava…
Siyaset konuşmayalım diyoruz ama bırakmıyorlar.
Yaşı ellilerin çok üstünde benim tanımadığım birisi balıklama atlıyor söze…
”Avrupa’ya vizesiz seyahat dönemi başlıyor” diyerek adeta bizlere müjde veriyor.
Sayısalda 6’yı bulmuş gibi öğlesine seviniyor ki garibim.

Adama bakıyorum bırakınız Avrupa’yı askerlik hizmeti de olmasa kendi şehrinden başka bir şehir görmemiş gibi bir görüntüsü var.
Daha fazla dayanamıyorum “Arkadaş sen Türkiye’de kaç tane vilayetimizi gördün?” Diyorum.
“İstanbul’u gördüm” diyor.

Birde İstanbul’a giderken içinden geçtiği Malatya ile Kayseri’yi görmüş. Bu şehirleri gördüğü içinde kendisini Evliya Çelebi zannediyor.
Adam Türkiye’de İstanbul’dan başka bir yer görmemiş ama Avrupa’ya yapılacak olan vizesiz seyahate seviniyor.
Tıpkı elektrik parası vermesin diye televizyon ışığında oturan vatandaşın geceleri Beştepe’yi ışıl ışıl aydınlatan 1150 odalı sarayın rengârenk görüntüsünü ülkenin zenginliği ve onuru olarak görenler gibi…

Bu güzel havada bu güzel havayı kirletmeyelim siyaset konuşmayalım diyoruz ama adam........

© Günışığı Gazetesi