Kırgınlık Çağı
Şu hayatta hiçbirimiz tam olarak istediğimiz gibi olamıyoruz. Bedenimiz yaşlanıyor, paramız bazen yetmiyor, şöhret dediğin bir anlık, zekâmız ise sınırlı. Hep daha fazlasını istiyoruz, hep daha ötesine ulaşmaya çalışıyoruz. İşte bu yüzden, insan olmanın en temel trajedisi belki de bu: Olmak istediğimiz ile olduğumuz arasındaki o dipsiz boşluk.
Ama asıl mesele bu boşluğun varlığı değil. Asıl mesele, bu boşluğun bizi nasıl birine dönüştürdüğü. Bazılarımız bu eksikliği kabullenmek yerine, içindeki acıyı başkalarına yansıtmayı seçiyor. İşte o zaman kırgınlık doğuyor.
F. Nietzsche bunu çok güzel anlatır: Güçsüz insanlar, kendi hayatlarını kuramadıklarında, bunun suçunu başkalarına atarlar. Kırgınlık, asla yapıcı değildir; sadece eleştirir, sadece parmakla işaret eder. Kıskandığı ama bir türlü ulaşamadığı şeylere karşı sessiz bir savaş açar.
Günümüzde bu kırgınlık, sosyal medyada........
© Günışığı Gazetesi
