KARANLIKLA DENEYLER: MODERN ZAMANLARIN IŞIKSIZ AYDINLARI
Dijital çağın ortasında, ışığın içinde körleşen bir uygarlık yaratmayı başardık. Artık yalnızca bilgiye değil, “bilgiye maruz kalmaktan” da yorgunuz. Bütünlük kaygısı yerini parçalara, deneyim takıntısı ise artık yokluk fetişizmine bıraktı. Ve bu bağlamda dikkat çeken yeni bir eğilim var: karanlık inziva.
Bugünün süper zenginleri, kendi teknolojik üretimlerinin sonucu olan aşırı uyarılmış dijital yaşantıdan kaçmanın yollarını arıyor. Bu kaçış, paradoksal bir biçimde yine tasarlanmış, lüksle çerçevelenmiş yeni bir deneyim üzerinden ilerliyor: tamamen karanlık odalarda günlerce kalmak. İç gözlem, aydınlanma ve zihinsel detoks gibi kavramlarla süslenen bu uygulamalar, kimi zaman ruhsal arınma vaadiyle pazarlanıyor. Ancak sorulması gereken daha derin bir soru var: Bu “karanlık arayışı” bireysel bir farkındalığın mı, yoksa kolektif bir çöküşün belirtisi mi?
Cardano’nun kurucusu Charles Hoskinson’un yalnızca siyah renge boyanmış bir hücrede geçirdiği saatlerde yaşadığı halüsinatif çöküş, bu sorunun somut bir yansıması. Sky Cave gibi merkezlerde, günde üç öğün ışık sızdırmayan pencerelerden yemek sunulan, telefonların ve saatlerin yasak olduğu bu deneyimler, giderek daha çok milyarderin ilgisini çekiyor. Fakat dikkatle bakıldığında, bu uygulamaların içerdiği temel çelişki kolayca........
© Günışığı Gazetesi
