menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Şaşma ve Şaşırmayı Unutalı Ne Çok Oldu…

12 0
23.06.2025

Bu özlü(!) bilgi notunun ardından bir itirafla başlarsak! Ne diyor bilge; “Yazmak yaşamaktır.” İyi de yazının sınırlarına sığmayacak, sinirlerin sınırlarını zorlayacak konuları yazmak da yaşamaktan sayılır mı? Ya da örneklerini bol miktarda gördüğümüz bedel ve borç ödemenin sınırları nerede başlar nerede biter? Düşünmek gerek…

Ülke gündemi her ne kadar göz açtırmasa da, moral gücümüzün(!) baş aktörleri toplumsal enerjiyi yerle bir edip, hayatları heba etse de arada bir oyundu, konserdi, sergiydi gidip görmek, dinlemek, izlemek insana iyi gelmez mi? Hele de vicdanımızdaki soru işaretleri giderek artıyorsa, suçlama kutlamanın önüne geçmişse, bazıları olup bitenlerden ancak haber olduktan sonra haberdar oluyorsa, örneğin az sayıdaki personel alımları için binlerce kişi başvuruyorsa, öfke patlamaları, konuyu saptırmalar, insanları suça yönelten siyasal iklimin kökenleri ve nedenleri üzerinde durmamak toplumu zorlamaz mı?

Gelelim yüzümüzde güller açtıran haber ve yorumlara!

Ne diyor kadim bilgileriyle dikkat çeken eşsiz kalemler, ya da bilgilerinden, birikimlerinden, gözlemlerinden, duyarlıklarından, düşüncelerinden damıtılmış, demlenmiş, süzülmüş başlıklara imza atan yandaş basın? “Şampiyon hava yolu şirketlerimiz var, en büyük havaalanı, en uzun asma köprü, en yüksek baraj, 45 günde kurulan hastaneler ve ancak dünya caddelerinde rastlayacağımız yerli ve milli TOGG bizim ülkede!” Tüm bunlar harika da insanımız aç, mutsuz ve işsizse ona ne demeli?........

© Gerçek Gündem