Karaman Divle Obruk Tulum Peyniri’nin İzinde
Geçtiğimiz haftaki yazıda Silifke’deki Gazi Çiftliği’nden söz etmiş, Karaman&Silifke gezisine dair notların süreceğini belirtmiştim. Bugün bu konuya devam ediyoruz ama Silifke’den kuzeye doğru, Karaman’a gidiyoruz.
“İnsan Karaman’a niye gider ki?” diyenler, “Karaman mı; Konya Karaman mı?” diyenler olduğunu duyar gibiyim… Aslında oraya gidince Karaman’ı ne kadar az tanıdığınızı hissediyorsunuz önce, zira burası Karamanoğulları Beyliği’nin başkenti olan, Türk kökleri ve Atatürk’ün kendi atalarının buradan Balkanlar’a gitmesi ile gurur duyan, Osmanlı kültürüyle oldukça farklı başka türlü bir kent. Burada Selçuklu Türklerinin etkisini daha yoğun hissediyor, dost sohbetlerinde Konya-Karaman vurgusunun yarattığı burukluğu anlıyorsunuz. Oysa geniş bulvarları, az katlı evleri, iki yüz bin kişilik nüfusuyla sakin, sevimli bir kent görünümünde Karaman. İstanbul’dan trene atlayıp, son derece rahat bir 5 saatlik yolculukla Konya’ya, oradan da yine trenle 1.5 saatte Karaman’a ulaştık.
Bizim gastronomik bir perspektifle Karaman’a gidiş sebebimiz esasen mayıs sonunda mağaralara indirilerek altı ay bekletilen Karaman Divle Obruk Tulum Peyniri idi. Yüzde 70 koyun, yüzde 30 keçi sütünden yapılan Karaman Divle Obruk Tulum Peyniri’nin dinlendirildiği yerin 40 metre altındaki obruğu ziyaret etmek ve bu peynirle, tulum peyniri kültürüyle ilgili daha fazla bilgi edinmek istiyorduk. Gerçekten de meşakkatli yollardan gidilen Divle köyünün benzersiz coğrafi özelliklerini yerinde görmek, Göksu Nehri’nin çeşitli kollarının kestiği vadilerdeki hayvancılık ağırlıklı yaşamı, kısa mevsimsel bitkilerden müteşekkil bitki örtüsünü yerinde görmek, bu bölgenin küçükbaş hayvancılıkla anılmasının sebeplerini de göstermiş oldu bizlere.
Küçükbaş hayvancılıkta koyun ve keçinin özel bir yere sahip olduğu, Torosların yörük kültürünün izlerinin hala sürdüğü coğrafyada hayvancılık ve ilintili gastronomik değerler olan koyun yoğurdu ve esasen bir sütü muhafaza biçimi olan çeşitli tulum peynirleri hala en önemli gastronomik değerler. Divle Obruğuna kadar bizlere eşlik eden ve kıymetli bilgilerini paylaşan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi mezunu, son on beş yıldır Tarım Bakanlığı’nda denetçi olarak görev yapan Feyzal Duru Kandemir, kentte bulunan üçü ulusal regülasyona tabii, 14 tanesi yerel olmak üzere 17 süt işletmesi bulunduğunu, bunların 6’sının Divle köyünde bulunduğunu ve dördünün Divle Obruk peyniri........
© Gazete Pencere
