menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Aleksandr Zinovyev ve “Rus Trajedisi”

15 1
19.06.2025

Mantıkçı, felsefeci, sosyolog ve yazar Aleksander Zinovyev, ilginç bir tesadüfle en tanınmış Sovyet karşıtı edebiyatçılardan Aleksandr Soljenitsın ile aynı yılda aynı enstitüye yani 1939’da Moskova Felsefe, Edebiyat ve Tarih Enstitüsüne öğrenci olarak kayıt yaptırdı. Genç Zinovyev kendini anti-Stalinist bir çevrenin içinde buldu, enstitüden atıldı ve orduya katıldı. “Büyük Anayurt Savaşına” tankçı olarak başladı ve saldırı pilotu olarak bitirdi. 1946’da Moskova Devlet Üniversitesi Felsefe Fakültesi adını almış olan aynı enstitüye yeniden girdi ve 1951’de mezun oldu; asistanlığa kabul edildi. 1954’te Karl Marx’ın Kapital’inin mantığı üzerine doktora tezini savundu. Zinovyev 1960 yılında doktora tezini savundu ve felsefe fakültesinde matematiksel mantık bölümünün başına geçti. Sonraki on buçuk yıl boyunca felsefe ve mantık üzerine birçok monografi yayımladı. 1974 yılında “Esneyen Doruklar” (Ziyayuşçie Vısotı) başlığı altında Sovyet yaşamı hakkında son derece iğneleyici bir “sosyolojik roman” yazdı. 1976’da Doruklar’ın İsviçre’de yayımlanmasının ardından Zinovyev SSCB Bilimler Akademisindeki işinden atıldı, askeri madalyalar da dahil olmak üzere unvanları ve ödülleri elinden alındı. 1978’de ikinci satirik romanının yine Avrupa’da yayımlanması üzerine kendisine hapse girmemek için SSCB’den ayrılmasına izin verildi ve sosyolog-filozof Münih’e taşındı. O zaman 56 yaşındaydı.

Zinovyev Almanya’da düzenlediği ilk basın toplantısında şunları söyledi: “Batı’yı özgürlükler diyarı olarak görmüyorum, SSCB’yi de kölelik diyarı olarak görmüyorum. Kendimi rejimin kurbanı olarak görmüyorum. Rejimin benim kurbanım olduğunu düşünüyorum. Rejim benden, benim ondan çektiğimden daha fazlasını çekti.” Bu açıklama bomba etkisi yarattı, Zinovyev bir “KGB ajanı” olarak yaftalandı. Sonrasında gururla şunları söyledi: “Kitap yazarak ve ders vererek 20 yıl boyunca Batı’da yaşadım. ‘Rejim eleştirmenleri’ arasında tek kuruş sadaka almayan tek kişi bendim”. Zinovyev Sovyet gerçekliğini iğneleyici bir mizahla yermesine karşın öteki Sovyet muhaliflerinden (dissidentlerden) farklı olarak ABD ve Avrupa kapitalizmini övmüyordu. 1985’ten sonra Gorbaçov’un perestroyka siyasetini de eleştirdi, ekonomik “reformları” “katastroyka” olarak nitelendirdi (felaket anlamındaki katastrofa ile perestroykayı........

© Gazete Manifesto