menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

SAMSUN FACİASI VE DÜŞÜNCELER

17 1
21.01.2025

Samsunspor’un başına gelen o büyük kazanın ardından 36 yıl geçti. Acısı, kederi hala ilk günkü gibi yüreklerimizi yakıyor. Hayatlarını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, kederli ailelerine sabırlar diliyorum.
Kaza sonrası ulusal medyada pek çok haber ve yorumlar kaleme alındı. Herkes olaya farklı pencerelerden baktı. Bana en ilginç gelen ise Milliyet Gazetesi’nin duayen spor yazarı rahmetli İslam Çupi’nin yazısıydı.
Büyük saygı ve rahmetle andığım üstat “Pazar’ın Ertesi” adlı köşe yazısında 36 yıl önce kazayla ilgili şu görüşte bulunmuştu.


“Samsunspor’un geçirdiği elim trafik kazası ve toprağa verilen iki genç futbolcu, bir antrenör ve bir otobüs şoförünün Türkiye genelini gözyaşına boğmasını, ilahi bir kudretin, ‘Böyle istedi böyle oldu’lu bir kaderciliğine mi bırakacağız?
Kazanın taze şoku ile yanan yüreklerimiz, yaşamdaki en ağır cezaya çarptırılan anne, babalar, zevceler ve çocuklar ‘Tanrı her şeyin sabrını verir’ şeklindeki uhrevi bir zaman aşımında yine çaresiz hayatı eksikli sürdürmeye devam kararı verdiklerinde, Türkiye’de her şey normale dönecek mi?
Çokçası karayollarının Azrail’i kilometre taşlı metrelerinde seyreden Türkiye birinci, ikinci, üçüncü liglerinin Samsun faciasından sonra, hala çok geniş bir parkurda sürdürülmesi konusu, Türkiye’de enine boyuna tartışılması gereken birinci mesele haline getirilemeyecek mi?
Türkiye liglerinin mahalli kılıktan kurtulup yaygın bir futbol kıyafeti haline getiriliş başlangıcı 1959’dur. İlk yıllar kentler sonra ilçeler, yerleşim birimleri olarak profesyonel........

© Gazete Gerçek


Get it on Google Play