Hak için direnenler
Yaşadığımız şu dünyaya anlam verebilmenin iyice zorlaştığı, düşüncelerin içinde debelene debelene bir hal olduğumuz devredeyiz. Hatta çoğumuzun değil düşünmek anlık kararlarla hayata devam ettiğini bile söyleyebilirim. Birçok uzman günümüzde haz odaklı hareket ettiğimizi söylemiyor mu? Öyleyse ortada bir düşünce yok demektir. Belki bu yüzden bir kısım insan düşünmeyenlerin yerine de düşünmek durumda kaldığı için debeleniyor. Bu taksim eşit değil evet. Ama Allah dağına göre kar yağdırıyor. Kimimiz başımız zonklaya zonklaya yaşıyoruz. Bu ağrının soğuk algınlığı ile ilgisi yok elbette. Bakışlarımızı ekranlardan yukarıya kaldırabilirsek eğer okunmaya muhtaç bir alem olduğunu anlayabiliriz. Beni oku diyen insanlarla aynı gökkubbe altındayız. Bazı insanlar düşünce çilesi çekmeye gelmiş şu dünyaya buna artık kaniyim.
Alimler diyor ki;
Hakkı anlamak ve hakkın yanında onun davasına sahip çıkmak için mücadele edecek mücahitler, mübarekler her zaman olacak. Ama biz bunu biliyoruz görüyoruz ama bilmiyor ve göremiyoruz. Sanıyoruz ki eski devirlerde yaşamış bütün güzel insanlar sonra gelmiş karanlık bir çağ. Doğru bugün eskisinden çok daha zor, yorucu, kavurucu, sıkıştırıcı bir dünya ile karşı karşıyayız. Eskiden de vardı kötülükler o zamanın insanı ona hazırdı biz de bu devrin olaylarına hazırız. Aslında uyumlandık diyebiliriz. Allah dağına göre kar veriyor derken bunu da anlayabiliriz. O yüzden bugün bu yüzyılda da mücahitler ve mücahideler var. Erlik makamında olan insanlar var. Ama biz onları sarıklı, cübbeli halı üzerinde uçup mucize gösterenler sanıyorsak yanılıyoruz. Günümüzün en büyük mucizesi istikrarlı olabilmektir. Bana göre en önemlisi de sözünde durabilmek ve sözünün gereğini yerine getirebilmektir. İşte Hak için zalimlere karşı direnenler de sözüne sahip çıkanlar ve söz söyleyebilmek için de düşünenler olacaktır.
La Galibe illallah
Allah’ın sonsuza dek kazanan tek güç olduğuna inanmışlık insanı yenilmez kılar. Bugün Gazze’de yaşananlar tam da bunu açıklıyor. Onlar çoluk, çocuk, genç, yaşlı, kadın, erkek aynı kararlılıkla yani istikrarla en ufak bir şüphe duymaksızın şehadete yürüyorlar. Bir anlık şüphe iman eksikliğidir. Buna bile mahal vermiyorlar. Bu duruşlarıyla da insanlığın ihtiyacı olan tek şeyi dünyaya gösterdiler. Aslında şehadet etmemiz için Rabbimiz Gazze’yi memur kıldı. O yüzden onlar için şehit olmak zor değil. O şartlarda yaşamaya isyan etmemeleri ve hamd ile karşılamaları bundan. Görevleri bu. Dünyaya şehadeti tattırmak. Bildiğini zannedenleri uyarmak. Arayışta olanlara da aradıkları ile buluşturmak. Allah yenilmezdir bunu öyle lafla söylemek olmaz. Söz güçtür ve o gücün gereğini yerine getirmek lazım. Söze hakkını vermezsek, söz gün gelir hakkını bizden alır.
Hak ve batıl net
Artık daha da net. Hatta hiçbir zaman bu kadar açık seçik ortada olmamıştı. Neyin hak neyin batıl olduğu bu kadar ayan beyan ortadayken seçimlerimizde zorlanıyor olmanın da bir bedeli olacağını unutmamalıyız. Az ama çok Hak’ın terazisinde tartılacağız. Hiçbirimiz bundan kaçamayacağız. Ölüm her an mümkünken şerefli bir ömür için yaşamak varken ceset olarak gelip ceset olarak gitmek neden? Şükür ki sayıca az da olsak Hak için direnenlerden olacağız. Niceliğimiz Allah’ın gökteki ordularıyla birleştiğinde bizi kimse yenemez. Direncimizi diri tutmak için kenetlenmemiz gerekiyor. Gerçek insan gerçek Müslümandır. Hak için direnenler elbette çok yorulacaklar hatta çok da anlaşılmayacaklar. İnsanı Allah’a çeken bir ilahı lütuf var. Bunun idrakinde olanlar için dünyanın beden yorgunluğunu gideren bir Allah var. Bizim için her yer er meydanı. Gelin bir olalım ki hiçbir kötülük aramızdan sızmaya cesaret edemesin vesselam.
Artı
Ateistin yüklü bağışı
Kimin ne olduğunu nasıl biri olduğunu Allah katındaki yerini bilemeyiz. Bir ateist İslami bir görüşe sahip yardım derneğini arıyor. Yüklü miktarda bir meblağı ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını istiyor. Ve burada da din, dil, ırk ayrımı yapmıyor. Güveniyor bizim sözünü ettiğim adını açıklayamayacağım derneğe. Bu bağışı yapan kişi de ateist. İşin ilginç tarafı da bu. O yüzden diyorum ya kimseye sert davranmayalım. Kimseyi reddetmeyelim. Allah ateist kulunu da bizi imtihan etmek için kullanır.
Eksi
Müslümanın duyarsızlığı
Bunu karşılaştırma için yazmıyorum. Ancak bu durumda namazında niyazında birinin de kalkıp Gazze dediğimizde içi acımıyor ve kafasını çeviriyorsa hey Hat; “Sen kendine ya öyle görüntü vermişsin ya da hainsin”. Tanıdığım insanlar bunlar. Gerçekten de namaz kılan biri ve işte yeri geldiğinde insanlara üzülen biri güya. Yazık insanlığınızdan utanın.
Umudumuz Gazze kıyıları
Yaklaştıkça kıyıya insanlığa olan umudumuz artıyor. Bundan sonrası aynı olamaz dedirtiyor bu umut bana. Çocukken deniz kıyısında kendi ellerimle yapıp oynadığım kumdan kaleler canlanıyor gözümde. Bugün de o kaleleri inşa etmeye gemiler kıyılara yanaşacak. Yanaşmalı........
© Gazete Damga
