Anahtar Kelimeler – Okumak ve Yazmak
İlk kelimesi “Oku” olan bir kitabı olan dinin inananlarıyız. Bu “Oku” ile ilgili kütüphâneler dolusu bir
külliyat var. Ama okumayı anahtar kelimelerden biri yapan şey, okumak için bir şeylerin yazılmış
olmasının gerekliliğidir.
Pedagojik açıdan okumak ve yazmak, kendiliğinden gerçekleşen bir beceri değildir. Dil edinimindeki
dört beceriyi sırasıyla (dinlemek, konuşmak, okumak, yazmak) ele aldığımızda ilk ikisi (dinlemek ve
konuşmak) doğal ortamda olur. Bir insan, eğer duyma engelli değilse, doğduğu ilk andan itibâren
duyar ve dinler. Belki ilk günlerde ve aylarda bu çok bilinçli yapılmaz. Bir bebek, kulağına gelen seslere
duyarlılık sâyesinde belli bir süre içinde onunla konuşanı dinler. Önce tek heceli, sonra iki heceli
kelimeler dökülür ağzından. Telaffuz etmesi kolay olduğu için “baba”, “anne” ya da “mama” der. Kısa
emir cümleleri kurar. “Ver”, “al”, “git”, “koş”, “dur” ve benzeri kelimeleri söyler. Sonra ağız, dudak ve
dil kasları yetkin hâle gelince konuşmaya başlar. Bunun için örgün eğitimdeki gibi bir öğrenme süreci
gerekmez. Bu yüzden yakın bir târihe kadar dünyâdaki insanların çoğu konuşabiliyor ama okuyup
yazamıyordu.
Okumak ve yazmak için eğitim gerekir. Harfleri tanımak, ses karşılıklarını öğrenmek, noktalama
işâretlerine alışmak için en az dört beş aylık bir eğitim gerekir. Ama bu süreç, sâdece harfleri tanımak
seviyesi için yeterlidir. “Okumak” bir alışkanlık, bir yaşam biçimi, bir tavırdır.
Çok anlatılan bir hikâyedir. Fransız İhtilâli yapıldığında aristokratlardan biri hâpishaneye atılır ve idam
edileceği günü beklemektedir. Beklerken yapmadan edemediği üzere, her gün düzenli okumaya
devam eder. Bir gün gardiyan gelip ertesi gün sonra idam edileceği saati söyler. Mahkûmun ilk tepkisi
şu olur: “Tam okuma saatime denk geldi.”
Okumak; beslenmek, uyumak gibi gün içinde yapmadan edemediğimiz bir faaliyet olduğunda kişi
“okur” sıfatı kazanır. Sonrasında “yazar” gelir. Dil ediniminde en son elde edilen beceri yazmaktır.
Ama bu, başvuru formu doldururken adını, adresini yazmak, alışveriş listesi yazmak, telefonda
söyleneni bir kâğıda not etmek değildir. Eline kâğıdı kalemi alıp ya da eskiden daktilo ve şimdi
klavyenin başına geçip duyarak ve okuyarak edinilenlerin zihnimizde yoğurup yorumlayarak kendi
kelimelerimizle dışa vuracak seviyeye gelmesidir.
Okur olmak için........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Rachel Marsden