Böyle bir davranış ayrıca, olası bir kaosa da kapıyı açar..

Şimdi ne demek istediğimi ve kimi kast ettiğimi daha açık ve net olarak ifade edeyim..

Öncelikle altını çizmek isterim ki; Beşiktaş camiası, özellikle de taraftar, Orkun Kökçü transferini öylesine büyüttü ki, ya bu genç adam beklentileri karşılayamazsa ne olacak diye sormadan geçmek olmaz..

Ayrıca tam 25 yıl önce, yani takvim yapraklarının sene 2000’i gösterdiği yıl, Süleyman Seba’nın sadece 6 milyon dolar borçla (şimdinin yaklaşık 900 milyon lirası) bıraktığı Beşiktaş’ın borcu, GÜNÜMÜZDE YAKLAŞIK 20 MİLYAR LİRAYA dayandıysa, işte orada bir durmak gerekir..

Yani Beşiktaş'ın parasını har vurup harman savurmakla, büyük(!) başkan olunmaz...

Keza konunun bir başka boyutu da Orkun Kökçü transferinde başkan Serdal Adalı’nın tutumunun camiada fazlasıyla eleştiri alması noktasında toplanıyor..

Başkanın bu transferdeki tutumunu ben de fazlasıyla yadırgadığım için, hatalarını tek tek sıralamakta fayda görüyorum..

1' Futbolcuyu transfer etmeye tek başına giden Serdal Adalı,

2' Onu özel uçakla İstanbul’a tek başına........

© Fotospor