Silivri Günlüğü – 39
Merhabalar Emre Bey,
İyi olduğunuzu, herkesin iyi olduğunu umarak bugünkü mektubumuza başlayalım istersen.
Dün Ankara’nın gündemi yoğundu.
İktidar partisine katılanlar, CHP’nin iktidar mensupları ve yargı arasındaki ilişkilerle ilgili iddiaları, yargının siyasi tehdit aracı olarak kullanılması, iktidarın komik zam teklifine karşı gerilen ipler, kamu memurlarından gelen meydana inme tehditleri…
Hepsini konuşacağız.
Ama öncesinde biraz Silivri ya da cezaevi dedikodusu ya da magazini yapayım.
Galiba dün Saygı Öztürk bir Silivri değerlendirmesi yapmış ve kimin moralinin yüksek, kimin cezaevinde daha “iyi yattığını” aldığı bilgilere göre yazmış.
Ben de aynı şeyi içeriden, bir tür Türk medyasının Silivri Cezaevi muhabiri olarak yapayım dedim.
Kendimi sıralamanın dışında tutacağım ve puanlarımı belediye başkan ve yöneticileri ile sınırlı tutacağım.
Bir numaraya Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ı koyuyorum.
Hep neşeli, hep güleryüzlü, hep yüksek moralli…
10 üzerinden 10 puan.
İki numarada Buğra Gökçe var.
O da güleryüzlü, moralli, keyifli…
Resul Emrah Şahan, dosyasındaki suçlamaların bugünkü konjonktürde artık geçersiz olması nedeniyle moralli olabilir belki ama Buğra Bey belirsizliğe rağmen gayet iyi.
Bir de nikah fotoğraflarına kavuşsa daha da keyifli olacak.
O da 10 üzerinden 9.5…
Üç numarada Ekrem İmamoğlu var.
Büyük bir çoğunluk “Ekrem Başkanı seçimlere kadar serbest bırakmazlar” diye mırıldarken İmamoğlu son derece yüksek moralli.
Cezaevinde avukatları ile kendine özgün bir rutin ve sistem oluşturmuş, yoğun bir tempo ile çalışıyor.
Kurultay davası sürecinde kısa süreliğine bozulmuş görülen keyfi yine çok yerinde.
Ekrem İmamoğlu’na 10 üzerinden 9.3…
Dördüncü sırada hiç kuşkusuz Zeydan Karalar var.
Zeydan Başkan’da yaptıklarından emin, kendine güvenen insanların rahatlığı var.
Zaman zaman yan yana görüşme kabinlerinde denk gelirsek Zeydan Başkana “Seni görünce moralim düzeliyor ama karnım acıkıyor” diye takılıyorum.
O da bana “Asıl ben seni görünce moral buluyorum” diyor.
Zeydan Karalar’ın tek derdi Adana’da olamamak .
İstanbul’da kalarak eşine zahmet verdiğini düşünüyor.
Zeydan Karalar‘a da 10 üzerinden 9 veriyorum.
Ahmet Özer’in morali ve keyfi ise her geçen gün yükseliyor.
Dün berbere gitmiş, yeni saç stili ve bıyıkları ile daha modern bir görünümde, daha yakışıklı…
Milli Beraberlik, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’na davet edilme olasılığı ve çözüm süreci keyfini yerine getirmiş.
10 üzerinden 8.5…
Aykut Erdoğdu genel olarak iyi ama sık sık sinirleniyor.
Onun moralini yüksek tutan ise avukat eşinin her gün gelerek kendisine destek vermesi.
Emreciğim, önceki günkü geç saat konuklarım arasında CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Günaydın da vardı.
Pes peşe ziyaretlerden sonra hücremde uzanmış kitap okurken infaz koruma memuru kardeşim gelip “Vekil görüşü” diye çağırınca şaşırdım.
Hemen pijamalarımı çıkarıp olabildiğince düzgün bir şeyler giyip açık görüş odasına götürülmek üzere hücremde beklemeye başladım.
2 dakika sonra kapının önüne çıkarıldım, rutin biçimde üstüm arandı ve görüşme odasına gittik.
Her akşam televizyonda izleye izleye hiç tanışmadığım halde yakından tanır olduğum Gökan Bey, yanında Norveç kadın atletizm takımının kaptanı zannettiğim bir hanımefendi ile beni bekliyordu.
İlk kez ecnebi bir ziyaretçim oluyordu.
Gökan Bey’le sohbete Aydın’ın topuklayan efesi ile başladık.
Gökan Günaydın bu konuda oldukça üzgündü.
“Özlem Hanım’ı çok uzun yıllardır tanırım. Birlikte çok siyaset yaptık. Bu yüzden de çok fazla üzgünüm. Gitmesi bize zarar vermez, kendisini insan içine çıkamaz hale getirir” dedi.
Ve anlattı: “Her zaman ilk açıklanan adayımız oldu. Zaman zaman parti disiplinini zorlayan tavırları, yöntemleri oldu. Hep hoşgörüyle karşılandı. Açık söyleyeyim şımartıldı bile diyebilirim. Bunu yapması çok yakışıksız ama daha yakışıksız olanı, bir yandan çevresine baskı yaparak başkalarını da peşine takmaya uğraşması.”
“Peki CHP yönetimi Özlem Çerçioğlu’na şantaj yapıldığını bilmiyor muydu?” diye sordum.
“Biliyorduk ama bir açığı olmadığını iddia ediyordu. Ancak durumun öyle olmadığı anlaşıldı” yanıtını aldım.
Gökan Bey bu konuda şahsi olarak da haksızlığa uğradığını, aldatıldığını düşünüyor gibime geldi.
Dün, CHP Genel........
© Fatih Altaylı
