menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Diyarbakır/Suriçi’ni “yeniden” inşa etmek

25 8
05.07.2025

Geçen cumartesi günü, 28 Haziran’da Dicle Toplumsal Araştırmalar Merkezi (DİTAM), “Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzaj Alanı; Mevcut Durum, Sorunlar, Öneriler” başlıklı bir toplantı düzenledi.

DİTAM, 2010 yılından bu yana “Diyarbakır’daki kent sorunlarının çözümünde sivil toplumun katılımı” üzerine çalışan ve bu kapsamda 2024 yılında “yerel hizmetleri izleme ağı” kuran bir oluşum.

28 Haziran’daki programda ise, 2015 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınan Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri’nin, o tarihten bugüne geçirdikleri ve de güncel durumu, farklı yönleriyle ele alındı. Programdaki konuşmaların tümüne DİTAM’ın X hesabı üzerinden erişmek mümkün.

Ben de bugün, etkinlikte paylaştığım “Diyarbakır/Suriçi’nde kültürel değer üretimini sorunsallaştırmak” başlığı üzerinden, Suriçi’ni “yeniden” inşa etme sürecini biraz açmak istiyorum.

Önce çok kısaca, alanın başına gelenlere bakalım:

2011 yılında TOKİ, Diyarbakır Valiliği ve ilgili belediyelerle imzalanan protokole dayalı “Diyarbakır Tarihi Sur Koruma Bandı Kentsel Yenileme Projesi” kapsamında, Suriçi’nde yaşayanların “hak sahibi” kabul edilenleri TOKİ konutlarına taşınmak üzere borçlandırıldı, “hak sahibi” kabul edilmeyenlerin ise zorla tahliyesine başlandı. Ancak bölgede yaşayanların evlerini terk etmemesi ve yıkımlara direnmesi vb. türlü nedenlerle projenin durması üzerine, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 2012’de Sur ilçesini riskli alan ve 2013’te Hevsel Bahçelerini kapsayan alanı da katarak rezerv alan ilan etti. Bu arada Suriçi çatışmalar sırasında ağır tahribat yaşarken, Bakanlıkça “Diyarbakır’da yeni şehir kurulacağı” ve alanın ticaret-finans merkezi olarak kurgulanarak “turizm potansiyeli”nin ortaya çıkarılacağı haberleri yayıldı.

2015’te bir yandan UNESCO Dünya Miras Listesi’ne giren alanda, Haziran 2015 genel seçimleri........

© Evrensel