İkinci bir Soğuk Savaş’a mı gidiyoruz?
Trump, Panama Kanalı’nı Çinlilerin hakimiyetinden kurtarmak gerektiğini söyledikten ve Çin malı gemilere yasak getirecek bir yasa tasarısını masaya koyduktan birkaç hafta sonra, Hong Kong şirketi Hutchinson, Çin’dekiler hariç bütün limanlarını Amerikan şirketi Black Rock’a sattı. Böylece, ABD bir anda dünyada en çok liman kontrol eden ülke ünvanını Çin’den devralmış oldu. Aynı günlerde, ABD’de önemli laboratuvarlarda çalışan Çin kökenli birçok bilim insanı görevlerinden ayrılarak Çin’de işe başladı. Haliyle, yüksek teknoloji tedarik zincirlerine yaptıkları bilimsel katkıyı da ABD’den Çin’e yöneltmiş oldular. Bundan bir hafta kadar önce ise, Batılı çip tedarik zincirlerinde önemli bir yere sahip olan TSMC, ABD’de bir fabrika daha açacağını duyurdu. Tayvanlı yöneticilerin bile kâr amaçlı olmayan jeopolitik bir karar olarak yorumladığı bu yatırım Çin’in ABD’ye alternatif olarak geliştirmeye çalıştığı çip üretim ağlarını engellemese bile geciktirecek bir gelişme.
Bu haberleri art arda sıraladığımızda bir pinpon maçını izlercesine iktisadi ve teknolojik üstünlüğün kısa süre içinde Çin ve ABD arasında gidip gelişine tanık oluyoruz. Buna ikinci bir Soğuk Savaş diyenler var. Peki yeni bir Soğuk Savaş, yani ideolojik kamplaşmayla pekiştirilmiş bir iktisadi yarılma mümkün mü?
ABD’nin Çin’in küresel ekonominin liderliğinde kendisini geçmesini engellemek için aldığı önlemler ve kurmaya çalıştığı ittifakların dünyayı yeni bir Soğuk Savaş’ın eşiğine getirdiği daha Trump ikinci kere seçilmeden önce de konuşuluyordu. ABD ve Çin arasında Obama döneminden beri sertleşerek süregitmekte olan ticaret savaşlarının ideolojik bir boyutu da olan ikinci bir Soğuk Savaş görünümü alacağı neden........
© Evrensel
