menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ermenistan akıllanırsa…

8 1
13.08.2025

Bundan önceki yazımızda, ABD Başkanı Trump’ın gönül hoşluğuna hasredilen Zengezur Koridoru’ndan bahsetmiştik.

Nahcivan ile Azerbaycan ana coğrafyasını karayolu ve demiryolu ile bağlaması öngörülen koridor, aynı zamanda Türkiye ile Türkistan’ı, ‘İran’ı devredışı bırakmak’ suretiyle birbirine bağlıyor.

Çin’den gelip Avrupa’ya ulaşan tarihî ipek yolunun orta koridoru, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan ve Hazar Denizi üzerinden Azerbaycan’a ulaşıp, buradan da Zengezur Koridoru vasıtasıyla Türkiye’ye ve Avrupa’ya erişecek.

Tam da bu noktada, Ermenistan ve Ermeni toplumu; yaşadıkları ekonomik ve toplumsal sorunlardan kaynaklı bunalımdan kurtulmak için tarihî bir fırsat yakalıyor.

Ermenistan bakımından mevcut duruma bir göz atarsak, tablo şöyledir:

Ülke, Azerbaycan ile Türkiye arasında, deyim yerindeyse ‘tost olmuş’ durumda.

Kuzeyde Gürcistan’la bir sınırı olmakla birlikte, o ülkeyle de bazı toprak ve yerleşim yeri sorunları yaşıyor.

Güneyde ise İran Azerbaycan’ına yaklaşık 30 kilometrelik bir sınırla komşu bulunuyor.

TÜRKİYE’SİZ OLMAZ

Zaten kısıtlı imkânlarla sağlanan havayolu ulaşımını bir kenarda tutarsak, Ermenistan’ın dış dünya ile bağlantısı büyük ölçüde İran üzerinden gerçekleşiyor.

Karabağ’ın Ermenilerce işgali sebebiyle neredeyse 35 yıl boyunca yaşanan kısıtlama ve çatışmalar sırasında, Ermenilere en büyük destek buradan, İran’dan gelmişti. Elbette İran’ın, karşılığını kat kat fazlasıyla almadan, kimseye zırnık koklatmayacağını hesaba katmak gerekiyor.

Ermenistan’ı 1999’da ziyaret ettiğimizde, “Bu ülkenin ayakta kalmak için tek umudu, Türkiye ile olan sınırın açılmasıdır…” tespitinde bulunmuştuk.

Nitekim bu görüşümüzü, o zamanlar Erivan Devlet Üniversitesi’nde Türkoloji Doçenti olan, sonradan da Türk Bilim Heyeti ile yapılan........

© Eurovizyon