menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Susuz Hayat Düşünülemez! 

19 0
wednesday

Manisa’da 16-17 Eylül 2024 tarihlerinde suya sabuna dokunan bir çalıştay yapıldı. Bizler de arkadaşlarımızla birlikte Manisa Su Platformu olarak Manisa Büyükşehir Belediyesi ve MASKİ öncülüğünde düzenlenen Manisa Su Çalıştayı’na katıldık. Çalıştayda emeği geçenlere, katkı ve sunum yapanlara teşekkür ediyoruz. Suya ve çevreye duyarlılığı artırarak toplumsal bilincin oluşmasını sağlamada her birimize ayrı ayrı görevler düşüyor. Çalıştaydan aldığımız notları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Büyükşehir ve ilçe belediye başkanları, belediyelere bağlı müdürlükler ve Kültür İl Müdürlüğü, Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü, Milli Eğitim İl Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü temsilcilerinin de davet edilmiş olması ve onların temsilcilerinin de katılım sağlamalarından dolayı sevindim. Çünkü şu ve çevre hepimizin ortak sorunu. Birlikte el ele verirsek toplumsal bilinci oluşturabiliriz. Diyanet ve müftülüklerimizin de daha geniş kitlelere duyurulması konusunda bu çalışmada olmasında yarar var. Bilimsel kurulların yanında STK temsilcileri ve kurumların elini taşın altına koyarak birlikte el ele vermesinin yararlı olduğunda herkes hemfikir.

Anemon otelinde salon doluydu. Güzel hazırlanılmıştı. Ayrıca bu güzel toplantıda bölgemizin yaş ve kuru üzümünün masalarda olması gerektiğini bir basın mensubu arkadaşımız dile getirdi. Ben de ona hak verdim. Alaşehir ve Sarıgöl’ümüzün yaş üzümü ve Manisa Sultaniye Kuru Üzümü masalarda olmalıydı.

Gediz Erozyon ile Mücadele Vakfı başkanı Şenel Kilimcigöldelioğlu ile istişare ettik. Gediz havzasında bulunan il ve ilçelerde temsilcilik açacağını beyan etti. Kendilerini daha önce platformumuzda misafir etmiştik.

Toplantının başlangıcında gösterilen ve MASKI tarafından hazırlanan su ile ilgili sinevizyonun kısa ve özet olarak konuyu iyi izah edebileceğini düşünüyorum. Okullarımızda buna benzer kısa filmler ile konular daha kolay anlatılabilir.

Suyun fazlası taşkın ve sel ile zarar verirken, azı da kıtlık ve kuraklık olarak zararlara neden olmaktadır. Suyu herkes kullanıyor. Suyun % 70’i tarımda, % 20 si sanayide, % 10 u da içme diğer ihtiyaçlar için kullanılmaktadır. Suyu herkes kullanıyor ama suyu sahiplenmek ve korunak konusunda hiç bir kimse ne yazlık ki aynı duyarlılığı göstermiyor. Su varken değerini bilmeyen ama su azalınca komşusu ile su kavgaları yapan bir toplum olduğumuzu ne yazık ki üzülerek görüyoruz. Yani suyun varlığı da darlığı da toplumsal sorun ve savaşlara neden olabiliyor. Belki su toplumsal barışa da aracılık edebilir.

İlk gün daha ziyade ulusal düzeyde su ve kirletici nedenler konusu ele alındı. Daha çok Manisa’ya ve Gediz’e ait konuları tartışmamız gerektiğine inanıyorum. Mesela Manisa il merkezi ve ilçelerinde şebekedeki suyun kayıp kaçak oranı nedir? Türkiye ortalamasında şehirlerin kayıp kaçak oranı nedir? Biz Türkiye ortalamasının altında mıyız üstünde miyiz? Bütün bu soruları araştırıp ortaya koymalıyız.

Demirköprü ve Avşar Barajı sulama alanları başta olmak üzere vahşi ve salma sulamaya ne zaman son vereceğiz? Gediz Ovası’nda ruhsatsız veya ruhsatlı su sondajlarına ne zaman dur diyeceğiz? Jeotermal sondajları yeterince araştırıp çevre konusunda bilimsel çalışmalar yapıyor muyuz? Zirai mücadelede kullanılan ilaç kutularının ger dönüşümü konusunu ne zaman çözeceğiz? Gölmarmara Gölü tekrar canlanacak mı? Manisa ve ilçelerimizde atık su arıtma tesisi olmayan OSB ler arıtma tesislerini ne zaman yapacak? Gediz Eylem Planı konusunda ne zaman gözle görülür çözümlere ulaşılacak? Hayvan sulama göletleri ve yangın söndürme göletleri konusunda belediyelerimizin ne gibi çalışmaları var? Çim alanlarını artırmaktan ne zaman vazgeçeceğiz? Yağmur hasadı konusunda hangi çalışmalar yapılıyor? Her yeri beton yapmaktan ne zaman uzaklaşacağız? Sorunlar koşar adım ilerlerken çözümler ağır aksak ilerliyor. Herkes sorunları biliyor ama elini kim taşın altına koyuyor?

Pansuman tedbirlerle bu sorunları çözemeyiz. İşimiz zor biliyoruz. Ama çözülemeyecek meseleler değil. Ancak ortak aklı ve istişareyi başa koymalıyız.

Manisa il sağlık Müdürlüğü’nden Çevre Sağlığından sorumlu başkan yardımcısı Uzman Dr. Ümit Atman ile ayaküstü sohbet ettik. Suyun varlığı kadar sağlıklı olmasının da önemini vurguladı. Bundan sonraki Su Platform çalışmalarımızda Sağlık Müdürlüğü adına katkı vermeye hazır olduğunu belirtti. Kendisini platformumuza davet ettik.

Dünyada gün geçtikçe su sıkıntısı artmaya devam ediyor. Pandemi döneminde sağlıklı suyun ve sağlıklı ortamın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha yaşayarak gördük Gelecekte yaşanabilir, alanlar büyük........

© Enpolitik


Get it on Google Play