Kemalistlerin kendi davalarıyla imtihanları
Toplumu oluşturan bireylerin çoğunun bir dünya görüşü, kutsal atfettiği bir davası vardır. Davası olan bir bireyin ise onu en iyi şekilde temsil etmesini, başka insanlara da aşılamasını, en azından zihinlerde olumlu bir izlenim oluşturma adına çaba harcamasını beklersiniz.
Şu da var ki; bir ideolojiye ait olan insanların tamamı bu fikirleri başka insanlara da aşılama noktasında benzer avantajlara sahip olamayabiliyorlar. Kimileri diğerlerine göre çok daha şanslı olabiliyor, daha fazla olanağa erişim sağlayabiliyor.
Her şeyden çok değer verdikleri atalarına ait fikirlerin tüm Türkiye’de hatta dünyada kabul görmesini arzu eden Kemalistler ise avantajlı grupta yer alıyorlar. Hatta çok avantajlı grup da diyebiliriz onlar için.
Nitekim vatandaşı oldukları devlet tüm kurum ve imkanlarıyla onların kutsal atfettikleri bu ideolojiye hizmet ediyor.
Toplumun tamamının içerisinden geçtiği eğitim sistemi her şeyden çok Atatürk sevgisini çocuklara aşılamaya odaklanmış durumda. Bu yaparken de zorunlu eğitimin on iki kademesinden sadece birkaçından ya da verilen onlarca dersten sadece 1-2 tanesinden yararlanmıyor. Tüm kademelerde, tüm derslerde Atatürk var. Çocuklar, ona hayran olmamanın ihtimal dahilinde olmadığı bir eğitim süzgecinden geçiyorlar.
Çocuklar, fikirlerinin en çok belirginleştiği zaman aralığında, hayatlarındaki en baskın faktör olan okulda mütemadiyen, ‘Atatürk’ü sevme ve ona hayranlık duyma eğitimi’ne tabi tutuluyorlar. Daha ne........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein