menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Siyasetin kendisi himmete muhtaç bir dede!

334 2
27.04.2025

Üzgünüm, ama söylemem gerek. Bugün siyaset artık çözüm üretmiyor, aksine sorun üretiyor. İktidar-Muhalefet ilişkileri, toplum için kötü örnek oluyor. İktidarı ile muhalefeti ile siyaset, tam bir kahti rical dönemi yaşıyor. Türkiye, 3 parti liderinin gözüne bakıyor. 3 Parti de kendi içinde kilitlenmiş vaziyette. Görünen şekli ile siyaset, “kendisi himmete muhtaç bir dede, nerdeki gayrıya himmed ede” ata sözüne uygun bir konumda kilitlenmiş vaziyette.

AK Parti Erdoğan sonrasını tartışıyor. Erdoğan AK Parti’nin her şeyi. Erdoğan sonrası, ANAP’ın Özal sonrasını hatırlatıyor. Ya da Menderes sonrası Demokrat partiyi.

Sanki Hakan Fidan adı öne çıkıyor gibi idi. ABD onu istemiyor diye bir şayia var. Erdoğan’ın yakın aile çevresi de istemiyor. Hakan Fidan’a oğlu üzerinden bir takım eleştiriler söz konusu. FETÖ ve ABD’ye yakın çevreler, Fidan’ı İrancılık iddiası ve 15 Temmuz’daki rolü sebebi ile istemiyorlar. Davudoğlu ilişkisi ve Hulusi Akarla yine 15 Temmuz’daki rolleri de eleştiri konusu. Öte yandan bunları dışarıda bırakmak, karşıya almak da risk. Son günlerdeki kaset olayı, bu konuda bir aba altından sopa göstermek ya da dehşet dengesi oluşturmak için mi idi yoksa!

MHP Bahçeli sonrasını tartışıyor. Geleneksel taban, Ülkücü taban ve Çakıcı ilişkisi partinin öncelikli konusu. Kürt açılımı konusu milliyetçi cephede ciddi anlamda kafa karışıklığına sebep oldu. MHP’ye yakın gelecekte, Kürt sorunu gibi sansasyonel bir takım yeni roller düşebilir. Türk dünyası ülkelerinin AB’ye yaklaşması yanında, Ruzi Nazar’ın geçmişteki rolüne benzer yeni bir rol üslenecek bir grubun örgütlenmesi için ABD bölgede ciddi bir lobi faaliyeti yapıyor. Hem Rusya’nın Yumuşak karnının gıdıklanması gerekiyor hem de Doğu Türkistan üzerinden Çinin kaşınması gerekiyor!

CHP deseniz, parti geleneksel tabanından uzaklaştı, rotadan çıktı kendine yeni bir rota da çizemedi. Ne kadrosu kaldı, ne gençlik tabanı. Kılıçdaroğlu sonrası, artık geri dönüş de mümkün değil. Özel’le de yola devam edemezler. İmamoğlu için de yolun sonu. CHP ciddi bir ana muhalefet olamadı. Kendi içindeki sorunlarını çözmekten aciz bir parti Türkiye’nin sorunlarını çözmekten çok uzak görülüyor. Şaibeli bir kongre, şaibeli para ilişkileri ile CHP artık solcu, sosyalist bir parti de değil. Alevi, Kürt tabanını da kaybetti. CHP ancak sağ oyların desteği ile ayakta durabilen bir parti. Ankara Büyükşehir Belediyesi Milliyetçi çevreden ödünç alınan bir isimle CHP’nin oldu. CHP’nin seçim ittifakı kurduğu partiler, Gelecek, Deva, Saadet, DEM gibi partiler. Yamalı bohça koalisyonu söz konusu. CHP içindeki farklı grupların bir kısmı Avrasyacı, bir kısmı Amerikancı, bir kısmı İngiltere’ye yakın, bir kısmı Avrupacı..

Siyaset sacayağının 3’ü de arızalı.

AK Partinin başına Güvercin görünümlü bir Şahin aranıyor. Güçlü bir İslamcı söylem yanında, ABD ve İsrail ile kararlı bir işbirliği içinde olacak bir isim bulmaları gerekiyor. Kesinlikle Müslümanların kontrol altında tutulması için güçlü bir İslamcı söylem sahibi olmalı. Aynı durum İsrail içinde söz konusu. İsrail’de de aynı şekilde güvercin görünümlü, uzlaşmacı, diyaloğa açık biri gibi görünen ama özünde radikal birine ihtiyaç var.

Her fırsatta birlikte hareket etmekten söz ettiğimiz “Uluslararası........

© Elips Haber