Gümrük Birliği’nin yenilenmesi stratejik bir meseledir
Türkiye–AB Gümrük Birliği 1 Ocak 1996’da yürürlüğe girdi ve iki taraf için güçlü bir kazan-kazan modeli yarattı. Anlaşmanın başlangıcında 23 milyar dolar olan ticaret hacmi bugün 220 milyar dolara ulaştı. Türkiye Avrupa’ya daha fazla pazar erişimi sağlarken AB de Türkiye’ye yüksek düzeyde ihracat yaptı; aynı zamanda Türk sanayisi ciddi bir rekabet gücü kazandı. Gümrük Birliği, sanayi üretiminin modernleşmesini, ihracat kapasitesinin gelişmesini ve küresel tedarik zincirlerine entegrasyonu hızlandırdı.
Ancak yaklaşık 30 yıl içinde ekonomik ve teknolojik dönüşümün gerisinde kalan anlaşmanın artık güncellenmesi gerekiyor.
Bu hafta başında Brüksel’de yapılan “Türkiye-AB İş Zirvesi” katılımcılarına seslenen Ticaret Bakanı Ömer Bolat, modernizasyon ihtiyacını şu sözlerle özetledi: “Gümrük Birliği’nin güncellenmesi yalnızca ekonomik bütünleşmeyi derinleştirmek için değil, adil ve öngörülebilir bir ticaret ortamı sağlamak için de her iki taraf açısından elzemdir.”
Mevcut anlaşma yalnızca sanayi ürünleri ve işlenmiş tarım ürünlerini kapsıyor. Modernizasyonla birlikte........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein