menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İyi bir ortaklık için “ortaklık sözleşmesi” ilaç olabilir

22 0
02.07.2025

Dr. Umut Metin
Türkiye Arabulucular ve Arabuluculuk Merkezleri Sözcüsü

İş dünyasında ortaklık modelleri hızla çeşitleniyor. Girişimciler, start-up’lar, yatırımcılar ve şirket kurucuları, iş birliklerini sağlıklı bir zemine oturtabilmek için artık yalnızca şirketteki ortaklık pay oranlarına değil, uzun vadeli sürdürülebilirliği sağlayacak detaylı anlaşmalara odaklanıyor. Uygulamada, yeni bir ortaklık sürecinin başlangıcında ortaklar sözleşmeleri, ortaklık sözleşmeleri veya pay sahipleri sözleşmeleri olarak isimlendirilen sözleşmeler önem kazanıyor. Özellikle start-up’ların finansal olarak güçlü ortaklara ihtiyacı, iş fikrini üreten ve başlangıcı da yaratmış çok zaman genç ortakların hukuken korunması ihtiyacını da ortaya çıkarıyor. Diğer taraftan aile şirketleri ise aile içi dinamikleri de etkileyen hususları, çatışmaları, yönetim kurulundaki olası kilitlenme olasılıklarını, aile - şirket dengesini hukuki metne kavuşturmak istiyor. Böylece ortaklık sözleşmeleri şirketlerin geleceğini belirleyen en önemli belgelerden biri haline geliyor. Çünkü aile şirketlerinin nesilden nesile aktarımı için aileyi ve şirketi bağlayan hukuki belgelere ihtiyaç duyuluyor. Burada ortaklık sözleşmesine ek olarak Aile Anayasası ve vasiyetname gibi belgelere ihtiyaç da doğabiliyor.

Türk Ticaret Kanunumuzun, pay sahiplerinin şirketlerin ana (esas) sözleşmelerinde özgün düzenlemeyi oldukça kısıtlayan bakışı, ortaklık sözleşmelerinde özgün düzenlemelerin kaleme alınmasını daha çok sağlıyor. Ortaklık sözleşmesi, ortakların hak ve sorumluluklarını net bir şekilde tanımlarken, şirketin yönetiminden kâr dağıtımına, hisse devrinden yatırım planlarına kadar pek çok kritik konuda yol haritası çiziyor. İyi hazırlanmış bir hissedarlar (ortaklık) sözleşmesi, ileride ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkları önleyerek şirketin sağlıklı büyümesini destekliyor. Bu doğrultuda standart sözleşme hükümleri yanında her şirket için, sektörün dinamiklerine, ortakların kişisel özellikleri ve beklentilerine göre özgünleştirilecek hükümlerin sözleşmelere eklenmesi sonucu ortaya çıkıyor. Bunları sözleşmede farklı başlıklar halinde düzenlemek elbette mümkündür. Bu sözleşmelerde ortaklık yapısında her ortağın şirketteki hisse oranı ve bu hisselere varsa tanınan imtiyazlar net bir şekilde belirlenebilmektedir. Eğer ihtiyaç ise, hisselerin pay gruplarına ayrılması, her pay grubunun hak ve yetkileri bu doğrultuda belirlenmiş oluyor. Yine şirketin yönetim yapısı, karar alma mekanizmaları, kritik kararların hangi çoğunlukla alınacağı da bu sözleşmelerde tanımlanabiliyor. Oybirliği ve oyçokluğu ile alınacak kararlar ayrıştırılıyor. Özellikle finansal işlemler ve şirket adına yapılacak büyük çaplı harcamalarda hangi yetkililerin imza atabileceği ve sınırların ne olacağı önceden belirleniyor. Üst düzey yönetici işe alım ve işten çıkarma kararlarının nasıl alınabileceği, şirketlerde bir kısım politikaların nasıl hayata........

© Ekonomim