Ne yazık ki Süreyya Serdengeçti’yi de kaybettik
1995 yılının başında Merkez Bankası’ndaki görevimden istifa edip Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne öğretim üyesi olarak geçtim. Benden birkaç ay sonra Sermaye Piyasası Kurumu’ndan istifa ederek Mülkiye’ye gelmiş olan Güven Sak ile aynı odayı paylaşıyoruz. Bizi birkaç yıl önce tanıştıran sevgili dostumuz eski Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Hasan Ersel Hocamız. İkimiz de çalıştığımız kurumun içine düştüğü durumdan rahatsız olarak ayrılmışız; “ne iyi yapıp da hayatımızda böyle önemli bir değişikliğe gittiğimizi” sık sık konuşuyoruz. Radikal gazetesinde yazıyoruz, konferanslara çağrılıyoruz, televizyon programlarına katılıyoruz; daha da önemlisi soru sormayı seven gençlerle iç içeyiz. Mutluyuz.
Mart 2001 sonlarına doğru; bir pazar günü, evde eşimle birlikte ufak tefek tamirat işleri yapıyoruz. Telefonum çaldı. Arayan bir hafta önce Merkez Bankası Başkanı olarak atanan Süreyya Serdengeçti. Hemen konuya girdi; Başkan Yardımcısı olarak TCMB’ye geri dönmemi teklif etti. Birkaç gün düşünme süresi istedim; “iki-üç günde karar verirsem mutlu olacağını” söyledi. 1,5 ay önce kaybettiğimiz sevgili dostum ve hocam Hasan Ersel’e ve Güven Sak’a danıştım. “Önemli bir zamanda -Şubat 2001 krizinin hemen sonrasında- çok önemli bir görev olduğunu, duraksamamam gerektiğini” söylediler.
Mayıs 2001’de Başkan Yardımcısı olarak atandım. Sevgili........
© Ekonomim
