menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Eğitim şart

33 1
30.04.2024

İfade özgürlüğünün had safhada olduğu bir ülkeye göç ettiniz ve orada -yabancı bir ülke vatandaşı olarak ya da oranın vatandaşlığına geçerek, çalışıyorsunuz diyelim. “Türkiye’de ifade özgürlüğü neden tartışılıyor; buralarda bu hiç tartışılmıyor, çok modası geçmiş bir konu” der misiniz? Derseniz çok komik kaçacağını bilirsiniz; demezsiniz.

Çok sayıda iktisatçı, bankaların kredi açarak mevduat (para) yarattıkları sistemi veri alarak bir merkez bankasının para yarattığı sistem ile ilgilenmiyor. Bunun temel nedeni, modern merkez bankacılığında uygulanmakta olan sistem. Şu: Günümüzde merkez bankaları, bankaların kendi aralarında yaptıkları çok kısa vadeli borç alıp verme işlemlerinde ortaya çıkan faizin belli bir düzeyde kalmasını sağlayabiliyorlar. Hangi düzeyde? Temel amaçları her neyse -ki bu çoğu merkez bankası için fiyat istikrarını sağlamak ve o çerçevede enflasyonla mücadele etmek- ona uygun olduğu düzeyde. Zaten bu düzeyi de açıklıyorlar; adına politika faizi deniyor. Nasıl sağlıyorlar? Likidite yönetimi ile. Bir merkez bankası, bankacılık sisteminde (politika faizi düzeyinde) likidite açığı varsa, bankaların bu açığını kapatmak üzere onlara kısa vadeli borç veriyor (repo işlemi). Verdiği borç miktarını ayarlayarak piyasada ortaya çıkan faizin politika faizine çok yakın ya da ona eşit olmasını sağlayabiliyor. Bankacılık sisteminde likidite fazlası varsa da onu bankalardan borçlanarak çekiyor (ters repo işlemi). Bu sefer bankalardan borç alma faizi........

© Ekonomim


Get it on Google Play