İran-İsrail savaşı ve ekonomik sarsıntılar
Savaşın ekonomik yansımaları – enerji, ticaret ve finansal dengesizlik…
İran ile İsrail arasındaki ilişkiler, yüzeyde yalnızca güncel güvenlik meselelerinden ibaret gibi görünse de, kökeni 20. yüzyılın ortalarına uzanan derin tarihsel dönüşümleri barındırır. 1948’de İsrail’in kuruluşunu tanıyan ilk Müslüman ülkelerden biri olan İran, Şah döneminde Tel Aviv ile diplomatik, ticari ve askeri iş birliği kurmuştur. Ancak bu iş birliği 1979 İran İslam Devrimi ile köklü biçimde kesintiye uğradı
İran ile İsrail arasındaki doğrudan çatışmalar, dünya enerji güvenliği için tarihî önemde bir tehdit oluşturmaktadır.. İran, Hürmüz Boğazı’nı askeri olarak tehdit etmeye başladığında, ham petrol fiyatları birkaç gün içinde artarak 103 doları aştı. Günlük 21 milyon varil petrolün geçtiği bu boğaz, küresel petrol arzının yaklaşık ’sini taşımaktadır.
İran, savaşın başında Hürmüz’deki sivil tanker trafiğini hedef alarak stratejik bir baskı kurmaya çalışmaktadır. Bu taktik, özellikle Çin, Japonya, Hindistan gibi enerji ithalatçısı ülkeleri doğrudan etkilemesi beklenmektedir. Suudi Arabistan ve BAE, petrol ihracatını Kızıldeniz güzergâhına kaydırarak geçici çözüm üretmeye çalışmakla birlikte altyapının yetersizliği nedeniyle fiyat baskısı devam etmektedir. .
İsrail ekonomisi savaşın ilk günlerinden itibaren Tel Aviv Borsası’nda %7’ye yakın değer kaybetti. Sivil hava trafiği neredeyse durma noktasına geldi. 2025’in ikinci çeyreğinde savunma harcamaları 2 oranında arttı. İsrail Merkez Bankası, döviz rezervlerinden 3.2 milyar dolar kullanarak şekel kurundaki dalgalanmayı sınırlamaya çalıştı.
Ancak İsrail’in güçlü teknoloji ihracatı (2024’te 55 milyar USD) ve ABD ile olan finansal destek ilişkisi, savaşın ekonomiye tam yansımasını frenlemektedir. Ayrıca savunma sanayi ihracatları (Elbit, Rafael, IAI gibi firmalar) bu dönemde daha fazla sipariş almaya başladı.
İran, halihazırda ABD ve AB yaptırımları altındayken savaşa girmesiyle daha büyük ekonomik sıkışmaya girecektir. ABD’nin Haziran 2025’te yürürlüğe koyduğu ek ambargo paketiyle İran’ın petrol ihracatı E oranında azaldı. Çin dahi bu süreçte alımlarını azaltarak Hindistan ve Rusya’ya yöneldi.
Tahran yönetimi, savaş sürecini dövize erişimi sınırladığı gibi, temel gıda ürünlerine zam yapılmasını da........
© Dünya
