Sol siyasette New York – İstanbul Hattı
New York belediye başkan seçiminin sonuçları Amerikan siyasetinde bir şok etkisi yarattı. Bu sonuçlar ulusal ve uluslararası düzeyde birçok ezberi bozdu.
Bir Müslüman, ama daha da önemlisi sosyalist bir Müslüman, belediye başkanı olarak seçildi. Bu seçimlerin birçok açıdan değerlendirilmesi yapılabilir. Ancak bu süreci bir süreden beri yakından takip eden bir iktisatçı olarak, seçime etki eden iki önemli konuya dikkat çekmekte yarar olduğunu düşünüyorum.
Bu etmenlerden biri, 1990’lı yıllar boyunca gelişmiş piyasa ekonomilerinde, “küreselleşme” ile birlikte yükselen ve dönemin karakteristik özelliklerinden birini oluşturan “çoğulculuğun” siyaset aranasında hala etkili bir faktör olduğunun açığa çıkmasıdır. Elbette çoğulculuğun koşulsuz bir şekilde her toplumda karşılık bulmasını beklemek doğru olmaz. Ama New York gibi, etnik ve dini açıdan birçok kültürü bünyesinde barındıran, son derecede kozmopolit bir şehirde çoğulculuğun siyasette hala işlevsel olmasının güzel bir kanıtıdır Zohran Mamdani’nin seçilmesi.
Seçim kampanyası döneminde Mamdani’nin kimliği üzerinden kendisine yöneltilen eleştirilere rağmen, inkârcılığa kaçmayarak Amerikan siyasetinde çoğulculuğa yeni bir alan açmış oldu. Bu, seçimler son zamanlarda Trump yönetiminin göçmen karşıtı uygulamalarına karşı New York halkının verdiği güçlü bir cevaptır aynı zamanda.
Küreselleşmenin yarattığı ekonomik sonuçlardan memnun olmayan kesimlerin, küreselleşmeye ve onun temsil ettiği değerlere karşı geliştirdikleri karşıtlıklar, Trump gibi liderleri dünya siyaset arenasında öne çıkarmıştır. Bu seçim sonuçları küreselleşmeden mağdur olan kesimlerin, bu mağduriyetlerini gidermenin yolu olarak yabancı düşmanlığını körükleyen, kural tanımayan, bu şekilde Amerikan........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein