menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ironman ruhuna sahip bir ülke olmak

24 9
08.07.2025

Yarınlar yorgun ve bezgin kimselere değil, rahatını terk edebilen gayretli insanlara aittir.”

— Marcus Tullius Cicero

Türkiye’de spor denilince akla genellikle fut­bol, basketbol veya voleybol gelir. Tribünlerin coşkusu, ekran başındaki milyonlar… Bu üç bü­yük sporun heyecanı yadsınamaz; fakat bu yo­ğun ilgi, bazen çok daha sessiz ama anlamlı ba­şarıların önüne geçebilir.

Geçtiğimiz hafta Fransa’nın Nice kentinde bu sessiz zaferlerden biri yaşandı. İsmini belki de ilk kez duyduğumuz bir Türk kadın triatlet, Merve Güney, Ironman 140.6 yarışında kadın genel klasmanında birinci oldu. 3,8 km yüzme, 180 km bisiklet, ardından 42,2 km maraton— toplamda 226 km. Bu parkur, fiziksel dayanık­lılığın yanı sıra zihinsel direnç gerektiren bir sınavdır. Merve, sabahın bilinmeyen saatlerin­de konfor alanını terk ederek, her gününü di­siplinle doldurarak başarıya ulaştı.

Bu başarı, sadece sporcu kimliğiyle değil; bütçe ve finans yönetiminde geçen profesyonel yolculuğu olan bir kadının, irade ve azimle sı­nırları nasıl zorlayabileceğinin de göstergesi­dir. Demek ki büyük başarılar, alışılmış rollerin ötesinde de doğabilir. Merve’nin yarışı bize şu mesajı veriyor: Başarı, konforun ötesine geçen­lerin hakkıdır.

Ironman ruhu yalnızca bir yarış ritüeli değil; zihinsel alışkanlığı, disiplini ve her sabah yeni bir başlangıca dair kararlılığı temsil eder. Ama biz toplumsal olarak o ilk adımı atmaktan çeki­nir gibiyiz. Her yaz orman yangınlarımızı izler, acıyla........

© Dünya