menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yurt dışına yatırım stratejik bir zorunluluk

20 19
26.06.2025

Türkiye son 30 yılda bölgesel bir üretim ve lojistik üssü haline geldi. Ancak bugün gel­diğimiz noktada, sadece iç pa­zarda büyüyen bir şirketin re­kabet avantajını uzun vadede sürdürebilmesi oldukça zor. Ar­tık sahne daha büyük. Türk şir­ketlerinin yurt dışına açılması sadece bir tercih değil, stratejik bir zorunluluk. Peki neden? Ne kazanılır, ne kaybedilir? Ve bu yolculuk nasıl başarıya ulaşır?

Uzun yıllardır ihracat başa­rısını konuşuyoruz. Bu önem­li ama eksik. Çünkü global de­ğer zincirlerinde anlamlı yer edinmek için sadece ürün sat­mak değil, üretimden dağıtı­ma, hizmetten markaya ka­dar bütünsel bir yapının inşa edilmesi gerekiyor. Bu da doğ­rudan yatırımı zorunlu kılı­yor. Bugün Koreli, Çinli ya da Hintli şirketlerin Afrika’dan Avrupa’ya, Amerika’dan Or­ta Doğu’ya kadar uzanan yatırım ağlarını görüyo­ruz. Aynı vizyona Türk şirketlerinin de sahip ol­ması gerekiyor.

Yurt dışı yatırım siya­si, ekonomik veya döviz dalgalanması gibi riskle­re karşı şirketi daha da­yanıklı hale getirir. Yerel pa­zardaki daralmalara karşı do­ğal bir sigorta işlevi görür.

Yurt dışında fabrika açan, ofis kuran ya da marka yatırımı yapan şirket, sadece bulundu­ğu ülkede değil, Türkiye’de de........

© Dünya