menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

El Dorado* Dijital: 1849’dan günümüze altın hevesi

16 0
04.11.2025

“Altın göz, zayıflığını bul­dum. Altın göz, şefkatin sırası değil. Zaman senden yana hiç değil. Acı bir öpücük seni dize getirecek” Tina Turner

Altın Eyalet” Kaliforni­ya’ya göç 1849 yılında başladı. San Francisco civa­rında keşfedilen altın maden­leri maceraperestleri heye­canla kendisine çekti. Kazma ve kürekleriyle yola koyulan­ları zor koşullar bekliyordu. Aynı bölgenin geliştirdiği tek­nolojilerle günümüzde küre­sel ölçekte bir altın hücumu yaşanıyor. Artık insanlar yola koyulup ikametgâh değiştir­meden meta dünyada dijital yollardan altın kazıyorlar.

Küresel ve dijital altın he­vesi beraberinde şişkin fiyat­lar getiriyor. Özellikle dijital fonlar üzerinden (ETF) ger­çekleştirilen işlemler. ETF giriş-çıkış dalgaları likidite akışlarını hızlandırıyor. Oy­naklık arttığında finansal den­geler alt-üst olabiliyor.

25 baz puan daha faiz indiri­mi ve bilanço sabit. Fed’in bi­lançosunu daraltması, faiz po­litikasını destekleyen önem­li bir bileşendi. Salgın sonrası enflasyonun kontrol altına alınmasında miktar kanalı et­kin şekilde kullanıldı ve piya­sadaki likidite belirli ölçüde geri çekildi. Şimdi Fed’in bu aracı kullanmaktan vazgeçme­si, daha nötr bir duruşa geçtiği anlamına geliyor.

Başkan Powell, Trump’ın gümrük vergilerinin bazı ka­lemler üzerindeki etkisinin sı­nırlı ve geçici kalabileceğini belirtti. Geçtiğimiz yıl sonun­da (2024) 100 baz puanlık in­dirimlerin ardından Trump’ın politikalarının netleşmesini bekleyen Fed, Eylül ayı itiba­riyle faiz indirim­lerine yeniden başlamıştı. Fed, Trump’ın ticaret belirsizliğini ar­dında bırakıyor.

Enflasyon cep­hesini kontrol al­tına alan Fed’in bundan sonraki süreçte büyüme­ye, özellikle istihdam piyasa­sına odaklanacağı anlaşılıyor. Altın fiyatları ekonomik dön­gülerden ziyade paranın değe­rinden etkilenir; bu........

© Dünya