Soykırımın seyircileri olmak mı olmamak mı? -4-
Gazze’deki Siyonist vahşet, soykırım ve holokost ikinci yılını doldurmak üzere…
Dile kolay mı, zor mu?
Vicdan kaldırır mı kaldırmaz mı?
Sorularını çok abes bularak ‘yıkım, ölüm, açlık, endişe, yakma, tahrip, katliam, maşeri suskunluk; direniş ve izzetle dolu’ iki koca yıl…
Gerisini varıp biz düşünelim, siz düşünün ve herkes düşünsün!
Yaşayan bilir, derler.
Yaşayanın haykırdığı ve Allah’a sessizleri şikâyet ettiği, gün gün değil, saat saat ölüm yağan bir imha ve jenosid…
Gazze’deki dram ve soykırım…
Sadece bir savaş, çatışma, kriz veya yerel direniş değil artık…
Gelinen noktada Gazze;
Müslüman halkların hakkıyla ensar olamadığı,
Müslüman ülke idarecilerinin ‘korkaklık, yalakalık ve üç maymunları oynamada’ level atladığı,
İnsanlık vicdanının iflas ettiği, sessizlik ve suskunluğun artık zulme ortaklığa dönüştüğü,
Eylemsiz bağırıp çağırmanın beş para etmediği,
Tarihsel bir utanç ve zillet belgesidir elimize atılan ve yüzümüze çarpılan...
Atılan her bomba, yakılan yıkılan her hastane, öldürmenin sırtlanlara bile rahmet okutacak her çeşidi, enkazın altındaki her minik beden ve masum can bu saatten sonra sadece israil, ABD ve........
© Doğruhaber
