Su testisi su yolunda kırılır
Hayat, bize emanet edilen kısa bir yolculuk… Her nefes, bizi ölüme biraz daha yaklaştırıyor. Fakat ölüm, aslında son değil; ebediyetin kapısıdır. Dünya dediğimiz bu han, geçici bir konaklama yeridir. Asıl yurdumuz, Rabbimizin huzurudur. İşte tam da bu noktada şu söz, yüreklere kazınması gereken bir hakikati haykırıyor:
“Madem ölüm tek bir defa gelecek, o da neden Allah için olmasın?”
Ölüm, kaçınılmaz bir hakikattir bizim için.
Dolayısıyla ne mal ne makam ne şöhret ne de en çok sevdiklerimiz, bizi ondan kurtaramaz. Fakat bizler, bu kaçınılmaz gerçeği anlamlı kılabiliriz. Madem bir gün bu dünyadan ayrılacağız, neden bu ayrılış, bir vuslata dönüşmesin Allah’ın rızası için olmasın? Neden canımızı, O’nun yolunda; adalet, merhamet ve hakikat uğrunda teslim etmeyelim?
Şöyle bir tarihe dönüp baktığımızda Uhud’da şehit düşen Mus‘ab bin Umeyr, bedenini örtecek kefen bulunamadığında bile yüzünde huzur vardı. Kerbela’da susuzluğa sabreden Hz. Hüseyin’in şehadeti, zulme........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Rachel Marsden