menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

SDG düğümü

11 0
28.11.2025

Terörsüz Türkiye sürecinin en kilit noktalarından biri YPG/SDG meselesidir. İmralı anahtarı bu kilidi açabilecek mi? Tartışmaların gölgesinde İmralı’ya giden heyetin ve komisyonun birinci gündem maddesi bu. Türkiye, içerdeki süreci adım adım ilerletirken SDG, 10 Mart mutabakatına uyma konusunda ayak diretiyor. Bölgesel dengelere ve uluslararası ittifaklara bir de Suriye merkezi hükümetinin pamuk ipliğine bağlı iktidarı eklenince SDG, “statü” arayışını sürdürüyor. Masada yanımızda olan sözde müttefiklerimiz, sahada SDG’nin sırtını sıvazlamaya, “teslim olma” diye sufle vermeye devam ediyor.

***

SDG, Suriye merkezi hükümetine entegre olmazsa ne olacak? Adı, bayrağı, coğrafyası değişse de örgütsel aklı, kadro yapısı ve nihai hedefi PKK ile yüzde yüz aynı olan; bir nevi PKK’nın Suriye şubesi gibi Türkiye’nin karşısında konumlanan SDG, bu süreçte gözden kaçırılmaması, göz ardı edilmemesi gereken büyük bir tehdit olarak tanımlanmalı. Bu mesele, “Biz PKK’yı bitirelim, SDG Suriye’nin meselesidir” denilerek geçiştirilecek bir husus değil. SDG özelinde siyasi ve askerî açıdan Şam’a çıkmayan hiçbir yol Türkiye’nin hayrına olmaz. Sürecin aktörlerinden biri olan DEM Parti’nin ısrarla “Kuzeydoğu Suriye” ifadesini kullanması, sorunun ciddiyetini ortaya koymak için yeterli. Kendimizi kandırmayalım; DEM ve İmralı, Suriye’de Kuzey Irak benzeri otonom bir bölge arzusunda. Bu plan, jeopolitik açıdan Türkiye’yi güneyden kuşatma ve bölgesinde sıkıştırma planı. Öyle sözle, yeminle, mutabakat metniyle bu plan ortadan kalkmaz. Çünkü bu plan, kuklaların değil kuklacıların yani ABD, İsrail ve diğerlerinin planı.

***

Fırat Kalkanı, Barış Pınarı, Zeytin Dalı…

Suriye’de bir teröristan kurulmasını engellemek için yaptığımız sınır ötesi operasyonlar… Milyonlarca dolar para, bir o kadar Suriyeli mülteci… Hepsinden önemlisi........

© Diriliş Postası