Serzeniş
R.4: Yenicesivrisi [Pion tepe] kuzey-doğu eteği: 17 Eylül 1176 Cuma günü, Saat 14.30 civarı, Bodvin’in [Baudouin] nâçar kaldığı yerde gidiyoruz [RT]. Foto: Halil Korkmaz. 07.07.2012.
[Pion Tepesi: Cybrilcymani: Sivri’l-Semmânî: Yağcı Sivrisi]
Ramsay, “Bizans Asya'sının Şehir ve Piskoposlukları” başlığı altında, 18 sayfada 46 madde inceler. 1. Md. “Tam Bizans manasiyle Asya bence o kadar müphem ve az bilinen bir eyalettir ki, buna ait şehirlerin yerlerini inceden inceye münakaşa edemeyeceğim” der [1960: 117]. Hâlbuki Asia eyaleti, Uluborlu dâhil Kemer Boğazı ile Çarşamba çayı arasıdır.
1. Buna rağmen tarihçi, Ramsay’ı kaynak alır. Md. 19’daki Efes- Ayasluk için Selçuk der; ilim olur. Biz, Ramsay yanılıyor; Timur tarihine göre Afyon-Sincanlı- Başkimse [Baş-kilise], Selçuk-Efes ve Gelendost-Kiremitli Burun önü olmak üzere üç Ayasluk; Selçuk ve Kiremitli Burun önü olmak üzere iki Efes var deriz, ama ilim olmaz.
2. Senirkent-Garip köyünün adı için 1-Kimsesiz, 2-Yakın anlamlarını verirler; ilim olur. Biz, “garip” adı Garp, [Batı] ile ilgilidir deriz, ama ilim olmaz. İbn Hordazbih [820-912] ve İbn Bîbî’den [öl. 1286] deliller getiririz:
İbn Hordazbih, Garip ve civarındaki köyler için “Harab köyler” der. Çoğu kişi bunu Harap, yâni tahrip olmuş köyler olarak anlar. Ben bununla yetinmem, Mısırlı Velid’e sorarım: Hı ile “harap”, Ha ile olursa “muhalif, karşıt” demek; burada Ha ile yazılmış der. Ben, Kemer Boğazı’nın şarkının Asya [Doğu], garbının Avrupa [Batı] olduğunu bildiğim için, Garip köyünün anlamını “Garp” ile ilişkilendirir ve bunu Hocamla paylaşmak isterim; O bana kızar ve “Ramazan Bey, öyle ilim olmaz” der. Bu defa İbn Bîbî’nin, “Isparta, Mağrib diyarı denizi sahillerindedir”; ifadesini gösteririm; Hocam: Ramazan Bey, “Garip konusunda haklı olabilirsin” der; bu defa ilim olur.
3. 25 yıl Emirdağ-Hisarlıkaya’da yanlış Amorion kazısı yapılır, milletin parası toprağa gömülür, ilim olur; ben, Amorion’un Uluborlu olduğunu ispat ederim; ama ilim olmaz.
4. Tüm tarihçiler, Kelainai ve Apameia için Dinar der, yanlış kazı yapar, ilim olur; ben, onların yanılgılarını gösterir ve Kelainai ve Apameia’nın Kemer Boğazı bölgesinde bulunduğunu ispat ederim, ama ilim olmaz.
5. Kurat, Peçenekler diye bir kitap yazar. Lebunyon [Lebounion] harbini, bütün dünya gibi Edirne-Enez’de gösterir; ilim olur; ben tüm dünya ve Kurat’ın yanıldığını; Lebunyon harbinin Eski Eğirdir Gölü’nün kuzey sahilinde yapıldığını ispat ederim. Hatta tarihçinin Tuna, Azak Denizi ve Hazar Denizi civarında arayıp da bulamadığı “kokar gölün [Ozolimne: Uz Gölü], Eski Eğirdir Gölü, “Yüz Tepeler” denilen yerin Senirkent ovası olduğunu ispat ederim; ilim olmaz. Kimse sorgulamaz, ilim olur; ben sorgular ve ispat ederim; ilim olmaz.
6. Çaka Bey ki, gerçek adı belli değildir; onun unvanı, yönettiği bölgeden gelir; doğru unvanı Suka olabilir derim; tarihçi onu, Şam denizine götürür; Kanûnî’nin 23 bin şehit vererek beş ayda fethettiği Rodos’u fethettirir. Osman Beye kuşattırır; ilim olur. Ben, adı geçen Rodos’un, Eğirdir Gölü’ndeki Gülistan adası, İzmir’in ise iki göl arasındaki ırmağın kıyısındaki İzmir [Mirya: Myria: Myrina] ve Apameia olduğunu ispat ederim; ilim olmaz.
7. Biri çıkıp: “akıl var, yakın var”, “Çaka kim, Rodos kim” demez; doçent, profesör, hatta ünlü bir tarihçi olur. Çaka Beyin kardeşi Yalavaç Bey, Yalvaç ovasının beyidir; Yalavaç, onun unvanıdır. Yalav-aç, yalav’dan [alevden] hâsıl, yâni Kekaumenos ve Muhterika adlarında olduğu gibi “yanık” demektir; dese, onunki ilim olmaz.
8. Tarihî coğrafya, yâni yollar, kentlerin yerleri ve Türk-Roma sınırı bilinmeden makale yazılır, tez yazılır, ilim olur. Biz, 20 yıldır yolları, hududu ve tarihimizdeki tevil götürmez onlarca yanlışı açıklarız; ilim olmaz [bk.Har.3].
9. Okuru yormayalım; kısa keselim; “aydın havası” olsun derim; ama Aydın deyince aklıma Tralleis gelir: Biz, Eski Tralleis veya Yeni Truva [Neutroja], Barla kentidir. Eski Truva neresi, hiç düşündünüz mü deriz? Düşünmeye ne gerek var; Schliemann amcaları, Çanakkale demiş ya, yetmez mi, Saksıyı çalıştırmak yazık değil mi?
10. Ramsay, Aydın-Tralleis’ten gayri, Büyük Menderes’i geçtikten sonra Denizli-Alaşehir yolunun sağına bir Tralleis daha yerleştirir. Büyük Menderes ile yolun kesiştiği yerin yanına Tripolis, aynı bölgede yolun soluna bir Nikaia daha yerleştirir [bk. Har.1: Ramsay, 1960: 100-101 arası, Asia, Lydia ve Caria haritası]. Ramsay, ikinci Tralleis ile Tripolis’i [Derebol] ve Nikaia’yı yanlış yerleştirmişti. İlk ikisi Barla, Nikaia ise Senirkent-Uluğbey’di.
11. Pion Tepesi: 27-30 Eylül 2010 Kayseri’deki Milletlerarası Selçuklu Bilgitoyu’nda “Semmâni Sivrisi Zaferi” adlı bir tebliğ sundum; Miryokefalon harbinin Semmâni Sivrisi önünde yapıldığını iddia ettim. İmparator Manuel’in Cybrilcymani, Kinnamos’un Tzibrelitzemani, Osman Turan’ın Sybrize dediği ismi Sivri’l-Semmâni yorumladım. Semmâni = Yağcı idi. Çünkü Selçuklular devrinde Sivas ve Tokat’ta Semmâni hanları vardı [bk.Har.2;........© Dikgazete.com





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d