PKK silah bıraktı! Sonrasını konuşan yok! Millî Devlet süreci nasıl yönetilmeli?
Dünü toprağa göm ki, yarınlar çiçek açsın…
PKK’nın feshi Kürt’ün baskıdan ve zulümden kurtuluşu demektir.
PKK, Kürt ile birlikte anılamaz/konuşulamaz.
PKK’nın silah bırakması ciddi bir aşamadır. Evet Mao’cu Marksist PKK Mao’nun benzetmesi “Halk, deniz gerilla balık gibidir.” ilkesine göre mücadele alanını kaybetti. Ülke dışına atıldı. Peki, PKK yenilmişken neden bu fesih ile Türkiye yeni bir pazarlık sürecine girdi?
Cevabı aranan soru bu…
Unuttuğumuz temeller neler pekî?
Türkiye güçlü ve büyük bir devlettir. Dünyada ve bölgesinde bir yeri vardır.
Terörsüz Türkiye siyaset eliyle şekillenmiştir ancak bir Devlet/Millet Projesidir.
Emperyalizm bölgemizde sürekli terör örgütleri eliyle başta Türkiye olmak üzere Osmanlı Medeniyet Toprakları’nda iç savaşa varan çatışmalar çıkartmıştır. 12 Eylül öncesi çatışmalar, ASALA, PKK, DEV-SOL, DEV-YOL, TİKKO, FETÖ vd. düşününüz…
Ülke içinde sürekli canlı tutulan, etnikçilik, mezhep/tarikat ayrışmaları, siyasi ötekileştirme ve kamplaşmalar, ekonominin bozukluğu, adalet sorunu yeni kıvılcımlar çıkartılma riskini sürekli canlı tutmaktadır.
1850’li yıllardan itibaren özellikle İngiltere, Fransa, Rusya ve ABD eliyle desteklenip şekillendirilen Kürtçülük faaliyetlerini Marksist/Ateist İdeoloji ile silahlı teröre dönüştürdü. Malumları Kürtler dindar bir halktır. Dolayısı ile ateizm yerine dinle barıştı ancak Türk Milleti ile ortak geçmişten koparmak için Zerdüştlüğe özendirdi. Kürtlerin mevcut feodal yapısı ve dindarlığı ile de barıştı.
ABD ile ilişkileri özellikle Suriye ve Irak’ta görünür hale geldi. İsrail ile güçlü bağlar kurdu. Tabiî halkın gözünden bunlar kaçmıyor ancak, PKK bu 50 yıllık süreçte Kürtlerin imanını, töre ve terbiyesini hedef aldı. Sonuçta Türk Milleti’nden kopartılmış bir Kürt Kimliği’nin maalesef temellerini attı. Kürtleri imanından ve kardeşi Türk’ten kısmen de olsa uzaklaştırmayı başardı. PKK, aktif silahlı eylemlerden çok sadece Türkiye’de değil, İran, Irak ve Suriye’de ve diğer dış Kürtler üzerinde ciddi çalışmalar Psikolojik Harp/Harekât faaliyetleri yaptı.
Gelinen noktada PKK siyasette de yapılandı. Kürtçü bir siyasî çizgi oluştu.
PKK, küresel emperyalizmin coğrafyayı tehdit eden silahlandırdığı bir terör örgütüdür.
PKK 50 yılda çok büyük katliamlar yapmış, 50 binin üzerinde şehidimiz vardır. Ayrıca PKK terör örgütü mensupları ölülerinin de çoğu Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. Akan kan, yanında gelişen baskılar halkı yıldırmıştır.
PKK, bir Kürt Örgütü değildir. Katliam yaptığı, infaz ettiği tecavüz ettiği Kürt Çocuklar, köyler, kasabalar, şehirler asla unutulmamalıdır.
Bugün PKK en az on farklı isimle komşu ülkelerde de yapılanmıştır. Fesih Bildirisinde “PKK İsmi ile silahlı mücadeleyi bırakıyoruz.” demiştir. Ancak Suriye, Irak ve İran’daki örgütlerinin faaliyeti devam etmektedir. Geçmişte gerek Irak ve bazı siyasi gruplar, Suriye ve İran Devletleri PKK’nın paydaşı PJAK, YPG gibi terör örgütlerini himaye etmişlerdir. Bugün PKK ile anılan Kandil Bölgesi’nin coğrafî konumuna bakınız. Konumu dahî birçok soruya cevap verecektir.
Bugün itibâri ile PKK’nın fesih kararı, devletimiz açısından ciddi bir kazanımdır. Ancak uluslararası örgütlerce ve devletlerce PKK, terör örgütü kabul edilen bir yapıdır. Bu yapıyı küresel akıl tasfiye ediyor. Biz tasfiye etmiyoruz. Bu Türkiye için bir aşama. Ancak karşılığında bizden ne alıyorlar? Meselâ Suriye’de özerklik mi? Kürtleri PKK’nın temsil hakkı mı? Özellikle........
© Dikgazete.com
