menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye’nin Türk Devletleri Örgütü hüsranı

15 2
11.04.2025

MOSKOVA

Orta Asya, kilit jeopolitik aktörler açısından geleneksel olarak stratejik öneme sahip bir bölge olmuştur. Beş Orta Asya ülkesi coğrafi olarak Avrasya'nın ticaret ve ulaşım yollarının kesiştiği noktada yer almaktadır. Ayrıca, bölgede Rusya, Çin, ABD ve Avrupa Birliği arasında nüfuz mücadelesi de büyük enerji kaynakları ve nadir toprak elementleri rezervlerinden kaynaklanıyor.

Aynı zamanda küresel aktörlerin her birinin kendine özgü ticari, ekonomik ve siyasi kozları var. Böylece Çin, bölgedeki yatırım liderliğini pekiştirmeye ve İpek Yolu'nun lojistik projelerini tanıtmaya çalışıyor. Batı, Orta Asya'daki bazı madencilik endüstrilerine yönelik teknolojik ihracatın yanı sıra finansal işbirliği potansiyeline de güveniyor. Son olarak, Rusya bazı açılardan bölgede en güçlü konuma sahip ülke konumundadır; Moskova, hem Avrasya Ekonomik Birliği entegrasyon birliği hem de ikili iş birliği yoluyla Orta Asya ülkeleriyle ticaret ve ekonomik işbirliğine giderek artırmaktadır. Ayrıca Rusya, bölgeyi geleneksel nüfuz alanı ve önemli bir güvenlik tamponu olarak görüyor.

Elbette Orta Asya ülkeleri, Türkiye açısından da tarihi öneme sahip. Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkmenistan'ın nüfusunun yüzde 90'ından fazlasını Türk dili konuşan halklar oluşturmaktadır. Ancak Orta Asya ile Türkiye arasındaki etnik yakınlık, Ankara'nın Rusya, Çin ve Batılı aktörlerle bölgede ciddi bir rekabete girmesini hâlâ engelliyor.

Örneğin, Kazakistan ekonomisindeki yatırımların coğrafi yapısına baktığınızda, Türkiye her geçen yıl Rusya ve Çin'in gerisinde kalıyor. Ayrıca, Kazakistan'a son 10 yılda yapılan yatırımları değerlendirdiğimizde, “yarış”ta Kazakistan'ın petrol ve gaz sektöründe çıkarları olan Hollanda, ABD, Belçika ve diğer ülkeler yer alıyor. Kazakistan ekonomisine yapılan toplam yatırım hacmi açısından Türkiye ilk beşe bile giremiyor. Komşu Kırgızistan'da ise Ankara'nın konumu biraz daha iyi. Türkiye, bazı yıllarda yatırım yapılabilirlik sıralamasında üçüncü sıraya kadar gelse de yine de Rusya ve Çin'in çok gerisinde kalıyor. Özbekistan’daki Türk yatırımcılar için de durum hemen hemen aynı.

Türkiye'nin Orta Asya gibi stratejik öneme sahip bir bölgede ekonomik ve yatırım varlığının önemi elbette abartılamaz. Sovyetler Birliği'nin dağılmasından bu yana geçen süreçte Türkiye, Sovyet sonrası alanda faaliyet gösteren yumuşak güç kurumlarına önemli ölçüde yatırım yaptı. Böylece Türk parasıyla Orta Asya başkentlerinde çok sayıda üniversite kurulmuş, onlarca okul ve lise açılmıştır. Ankara, 1992 yılından bu yana TÜRKSOY aracılığıyla Orta Asya ülkelerinden ve Rusya'nın birçok Türk bölgesinden yüz binlerce öğrenciye eğitim verdi.

Özellikle Orta Asya'da Türkiye'nin varlığını artırmak amacıyla kurulan ancak daha sonra faaliyetlerini Ortadoğu, Afrika ve diğer bölgelere doğru genişleten Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı'nın (TİKA) varlığı dikkat çekiyor. Tacikistan'da........

© Dikgazete.com