Sizi Çeçenya'nın ilk kadın arkeoloğu Rezeda Dautova ile tanıştırayım mı?
Dautova, başlangıçta fizik eğitimi almasına rağmen kaderi onu tarihin izlerini sürmeye yönlendirdi. Genç yaşta, Alman etnolog Bruno Pletske’nin eserinde bahsedilen efsanevi Maysta kentini aramak için yedi kişilik bir grupla tehlikeli bir keşif yolculuğuna çıktı ve mumyalanmış cesetlerle dolu, kayalara oyulmuş mezar kentini bularak bilimsel ilgisini somut keşiflere dönüştürdü.
Rezeda Dautova’nın hikâyesi, beklenmedik bir dönüşümle başlar.
Genç yaşta fizik eğitimi alan Dautova, analitik düşünceye ve bilimsel disipline dayalı bir dünyaya adım atmıştı. Matematiksel denklemler, laboratuvar deneyleri ve fiziksel yasalar arasında geçen günler, onun zihnini keskinleştiriyorsa da kaderin onun için başka planları vardı. Alman etnolog Bruno Pletske’nin bir eserinde karşılaştığı efsanevi Maysta kenti, Dautova’nın hayatını değiştirdi. Bu gizemli antik kent, Çeçen folklorunda dağların derinliklerinde saklı, kayalara oyulmuş mezarlarla dolu bir yer olarak anlatılıyordu. Ancak, tarih boyunca sadece bir söylence olarak kalmıştı.
Fizik laboratuvarlarını geride bırakarak, Çeçenya’nın engebeli arazilerinde tarihin peşine düşmeye karar verdi. Bu karar, kolay alınmış bir karar değildi. Çeçenya’nın zorlu coğrafyası, hem fiziksel hem de lojistik açıdan pek çok engel barındırıyordu. Dağlık bölgelerdeki tehlikeli yollar, sınırlı kaynaklar ve bilimsel araştırmalar için yetersiz altyapı, çoğu insanı caydırabilecek zorluklardı.
Ancak Dautova, fizik eğitiminden gelen analitik yaklaşımı ve doğuştan gelen cesaretiyle bu engelleri aşmaya kararlıydı.
Rezeda Dautova’nın arkeolojiye olan........
© Dikgazete.com
