AİLE İÇİ KUL HAKKI...
Evlilik; iki bedenin değil, iki kalbin ve iki imanın birleşmesidir. Nikâh; sadece bir sözleşme değil, Allah katında verilen bir sözdür. Kur’anda, “Onlarla güzel geçinin” (Nisâ 4/19) buyurulmaktadır. Bu emir; sadece fiziksel davranışları değil, iç dünyadaki sadakati, merhameti ve ilgiyi de kapsamaktadır. Çünkü evlilikte kul hakkı; eşin gönlünü ihmal etmek, sevgiyi eksiltmek, ilgiyi kısmak, güveni zedelemektir. İlgiye muhtaç bir kalbi görmezden gelmek, güvenilen bir gönlü kırmak, sessizce uzak durmak da; kul hakkına dâhildir. Zira kalbi kırılan bir eşin duası; doğrudan Arş’a ulaşır. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) “Mazlumun duasından sakının, çünkü onun duası ile Allah arasında perde yoktur.” (Buhârî) buyurarak bu inceliği vurgulamıştır.
Evlilikte kul hakkı sadece maddî yükümlülükleri yerine getirmemek değildir; manevî açlığı da gidermemektir. Aynı sofrada oturup da kalben uzak olmak, aynı yastığa baş koyup da ruhen ayrı yaşamak; sevgiyi esirgemektir. Eşin gözyaşı; bazen sessiz bir feryattır. Her gözyaşı bir duadır; özellikle bir kalp, sevgisizlikten ağlıyorsa, o dua Allah’a ulaşır. O da, “Bu kulumun hakkı yendi” derse, işte orada sonuç vahimdir. Yüce........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d