Kapalı kapılar arkasında kotarılan işlerin temizi olur mu?
İktidarlarını sürdürebilme yolunda düğümleri elleriyle çözmeye çırpındıkça dolaştırdıklarının gerçeğini yaşıyoruz. Gözlerimizin içine baka baka yapmaya, kotarmaya çalıştıklarının ayıbını paylaştıklarını düşlemek gerçek bir yanılgı olur. Yüzleşilecek koşulların izinin söz konusu olmamasıdır ki... Birbirlerinden kirli işler, uzlaşmaların hepsi birden, kapalı kapılar arkasında ancak kotarılabiliyor.
İktidarlarının devamında soluk getirebilecek her olasılığa dört elle birden sarılıveriyorlar. Yakın günlerin en çarpıcı bombalarından biri, kuşkusuz kamu sözleşmeleri için sendikalar daha grev kararlarını almadan cumhurbaşkanı yetkisiyle yürürlüğe sokulan adı erteleme olan grev yasaklaması kararıydı. Bir kez daha anımsatmakta yarar var. Dünyada sendikal hakların geçerli olduğu hiçbir ülkede, böylesi bir yasaklama yetkisi yok.
12 Eylül darbesinin gücü ile yaratılmış bu amacı gibi yasaklama yetkisi bile sözde Bakanlar Kurulu kararını gerekli kılıyordu. Elbette grev kararının sonrası için ve de gerçek bir Bakanlar Kurulu kararı üzerinden düşünülmüş bir........
© Cumhuriyet
