Tehdit... Atlantik’in öte yakası
şler her zaman aynı yürümüyor. Karşısındaki lokmaya göre değişiyor. Örneğin Ortadoğu; çok çok uzun yıllardır her şeyin mübah olduğu çok elverişli oyun alanı. Orada fitili her an ateşleyebilirsin. Ama söz konusu ilişkilerin nispeten daha eşit olduğu bir ülke ise o zaman asıl hedefe ulaşmak için biraz daha farklı politika gerekiyor.
Gelin biraz da Atlantik’in öte yakasına bakalım. Sahi ABD, komşusu Kanada’ya neden kafayı taktı?
Bir süreliğine Kanada’dayım. ABD Başkanı Donald Trump’ın daha seçilir seçilmez “Kanada 51. eyaletimiz olmalı” söylemi ile başlayıp gümrük vergisi koyma tehditlerini yaşama geçirmesi ile süregiden durumun Kanadalıları nasıl teyakkuza geçirdiğini izliyorum.
Sakin sakin kendi işi gücü ve ekonomik çıkarları ile ilgilenen, pek etliye sütlüye karışmayan, başka ülkelerin siyasetine bulaşacak dalaverelere girmeyen, eh bizler gibi sürekli değişen, yapboz tahtası gibi altüst olan gündemlere alışık olmayan Kanada şaşkın.
Kanada yönetimi, ABD’nin çelik ve alüminyum tarifelerine misilleme olarak, ülkeden yapılan 29.8 milyar Kanada Doları (20.8 milyar dolar) tutarındaki ithalata yüzde 25 oranında gümrük vergisi uygulayacağını duyurdu. Derhal karşı misillemeye geçse de şaşkın, endişeli...
Peki Trump neyi ne zaman yapacağı belli olmayan bir dengesiz mi? Deli mi? Yoksa her söylemi, attığı her adım karşı tarafa çılgınca gelse de kendi içinde bir tutarlılık........
© Cumhuriyet
