menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye’yi ne bekliyor?

32 19
18.06.2025

2002 yılına kadar Türkiye Cumhuriyeti’nin Ortadoğu politikası, bölge ülkelerinin iç işlerine ve aralarındaki sorunlara karışmamaktı. İsrail’in İran’a saldırmasıyla Türkiye’nin de katkıda bulunduğu, tehlikeli bir döneme girildi.

İsrail yıllarca bu saldırıyı planlamış, gerekçe olarak da İran’ın nükleer silah sahibi olmaya çalıştığı savını kullanmıştır. 1990’larda gündeme getirdiği bu gerekçe, Atom Enerjisi Ajansı’nın (UAEA) denetimleri ve 5 1 Nükleer Anlaşması ile sekteye uğramıştır. Trump’ın ilk döneminde anlaşmadan çekilmesi, nihayet Trump’ın yeni dönemi, İsrail için kurtarıcı olmuştur. İsrail’e İran’a saldırma fırsatı veren Ekim 2024 Hamas saldırısı, Hamas’ın, ABD ve İsrail tarafından tuzağa düşürüldüğünü gösteriyor.

Yok edilme korkusu içindeki İsrail’in rüyası, “vaat edilmiş topraklar”a ulaşmaktır. Mısır-İsrail Barış Antlaşması sonrasında bu hedefin önünde engel olarak Suriye ve İran kalmıştı.

İlk adım Suriye’nin çökertilmesiydi. İsrail, Erdoğan hükümetlerinin 2011’den bu yana izlediği, Türkiye’nin çıkarlarına aykırı Suriye politikasının da yardımı ile bunu başardı.

Suriye’nin çökertilmesi İran’a darbe vurdu çünkü İran, kendisine bağlı örgütlerle Suriye (ve Lübnan) üzerinden İsrail üstünde baskı oluşturuyordu. Şimdi bu baskı ortadan kalktı. İsrail Suriye’nin güneyindeki işgalini genişletti ve Suriye üzerindeki egemenliğini artırdı.

ABD’nin Ankara büyükelçileri Jeffrey........

© Cumhuriyet