Eko-Politiğin Yeni Normali; Belirsizlik..
Hakikaten, son dönemlerde küresel planda yaşanan zorlu gelişmeler ve ortaya çıkan zorlayıcı dinamikler, belirsizlik iklimini adeta kalıcı hale getiriyor. Yapılan tüm güncel ve/veya ileriye yönelik değerlendirme ve kestirimlerde, belirsizlik faktörü ana parametre olarak karşımıza çıkıyor. Hal böyle olunca, eko-politik için yeni normal/kabul edilen yeni rutin olarak bu gerçeğin kabullenilmesi ve bu doğrultuda hareket edilmesi gerekiyor.
Jeo-politik gelişmelerin, eko-politik dinamikleri şekillendirildiği bir süreçte, Trump’a göre “bir günde sonlandırılabilecek” Rusya-Ukrayna savaşı, beklenmedik saldırı ve artan şiddetle sürüyor; çözüm ihtimal ile vadeleri, bir türlü belirginlik kazan(a)mıyor. Öte yandan, Gazze için ortaya konulan ateşkes ve çözüm süreci ile yaşanan insanlık dramına ara veriliyor ve fakat kalıcı bir istikrar ve sürdürülebilir barış konularında belirsizlik bertaraf edil(e)miyor. İlk ağızda, henüz kaç aşamalık bir ilk hazırlık süreci ile ve hangi yol haritası çerçevesinde ilerleneceği konularında dahi belirsizlik bulunuyor. An itibarıyla belirlilik kazananlar arasında, maalesef, “yetmişbine yaklaşan can kaybı; tamamen yıkılmış yüzbini aşkın bina; oranında tahribe uğrayan tarım arazileri ve ellibeş milyar dolara ulaşan yeniden inşa maliyeti” yer alıyor.
Gazze özelinde ve İsrail-Filistin kulvarında aranan kalıcı ve sürdürülebilir çözüm üzerinden sonuç elde etme ihtimali, belirsizlik tasallut ve gölgesinden henüz kurtulamıyor. Üstelik, ilave jeo-politik risklere ve belirsizlik ikliminin yerleşmesine yol açan yeni gelişmeler ortaya çıkmaya devam ediyor: Pakistan ile Afganistan arasındaki gerginlikte ilk kez silahlı güç kullanımına gidiliyor; Venezuella-ABD gerginliği yeni askeri sevkiyatlarla........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d