Kitapçıların raflarında yer alan 6 kitabı sizler için yorumladım

Tarihin Tenceresinden: Yazar, “Uygarlık tarihi hep egemenin, güçlünün gözünden anlatılır ama gündelik yaşamların izini sürmeye başladığımızda bambaşka bir dünya ile karşılaşırız” diyor.

Ne Mutlu Ki Aklım Yok: Bu kitap, yalnızca gayrimenkul sektörüne dair deneyimlerin ötesinde; cesaret, sebat ve özgüvenin hayata nasıl yön verdiğini gösteren bir yol haritası…

Gayrimenkul Meraklıları İçin Finansal Okur Yazarlık: Bu kitaptan gayrimenkul yatırımları ile profesyonel olarak ilgilenenler, bu türden yatırımların yapılmasına aracılık edenler ve tabi ki bireysel olarak gayrimenkul konusuna ilgi duyan herkes fayda sağlayabilir.

Pan: Kitap; Göbeklitepe buluntularından mağara sanatına, cadılardan okültistlere, Anadolu’nun köy seyirlik oyunlarından gizem kültlerine kadar Pan’ın flütünün ezgisi eşliğinde sizi derin bir yolculuğa çıkarıyor.

Çemberi Kıran: Kitap, geleneksel değerlerin bireyler üzerindeki etkisini ve geçmişin yüküyle günümüz gerçekliği arasındaki çatışmayı, Anadolu’nun zengin kültürel yapısıyla harmanlayarak işliyor.

Güç ve İhtişam: Kitap iktidar hırsına batmış, otorite sarhoşluğuna kapılmış modern insana hem zayıflığını hem de kudretini göstermektedir, çarpıcı bir zarafetle.

İşte o kitaplar;

İklimin azizliği yüzünden açlık ve tokluk arasında gidip gelen insanlık

Z.PETEK Çırpılı’dan TARİHİN TENCERESİNDEN. Yazar, “Uygarlık tarihi hep egemenin, güçlünün gözünden anlatılır ama gündelik yaşamların izini sürmeye başladığımızda bambaşka bir dünya ile karşılaşırız” diyor ve tencerenin kapağını kaldırıp en eski dönemlerden günümüze uzanan bir masal anlatıyor; tarih boyunca yiyip içtiklerimiz aracılığıyla insanlığın masalını… Bu masalda, imparatorlar kadar sıradan halk da var: Bir kölenin saçlarının arasına iliştirilmiş bamya tohumundan, Kraliçe Viktorya’nın sonsuz iştahına; muharebe alanını tepeden seyrederken açılan piknik sepetlerinden, Doğu Ekspresi’nin daracık mutfağında terleyen aşçının ızgarasına; Antik Roma’da arpa lapasını kaşıklayan gladyatörden, toplama kampında ölümü göze alarak her gece hayali bir ziyafet sofrasının tarifini bir çarşafa yazan aç kadınlara uzanan… “Yiyecek ve içecek tarihi, bize sürekli tekrarladığımız yanlışlara dair değerli bilgiler sunuyor. İçinde aşk var, cinsellik ve güç gösterileri var, salgınlar, savaşlar ve iklimin azizliği yüzünden açlık ve tokluk arasında gidip gelen insanlık var; acı, gözyaşı, yerlerinden edilenler var; adı konanlar kadar.” 304 SAYFA. (REMZİ KİTABEVİ)

Güç arayanlar için kitap ilham dolu bir yol arkadaşlığı sunuyor

NİLAY Kurşunoğlu’ndan NE MUTLU Kİ AKLIM YOK. “Kadın başına emlakçı mı olacaksın?” cümlesiyle başlayan bir meydan okuma… Ve o meydan okumayı hayatının merkezine koyarak kendi yolunu açan bir kadının hikayesi. Yazar, evlilikten iş hayatına, iflastan yeniden ayağa kalkmaya ve sonunda erkek egemen bir sektörde tek başına, dimdik bir kadın olarak kendi markasını var etmeye uzanan bir hikâyenin kahramanı.........

© Bodrum Gündem