menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Şu meşum ceket

27 1
31.10.2025

Ne zaman zorlansa vereceği tepki hep aynı: “Ceketimi alır giderim.” Uzağa gidemez, çok geçmeden yerçekimi yasasına teslim olur. Zira ceketinin cepleri sahip olduğu, düşlediği mallarla, kredi kartı borçlarıyla, basmakalıp düşüncelerle, hasetlerle, korkularla tıka basa doludur. Ceketi kıymetlidir, bırakamaz, bırakırsa dengesi bozulur. “Acemi erler ağır bir sırt çantasıyla yapılan uzun bir yürüyüşten kışlaya dönüp de sırt çantalarını indirdiklerinde, genelde hemen dengelerini bulamaz, bir süre oraya buraya sendelerler”, çünkü “insan sırt çantasına yaslanır” (Simmel, Felsefi Minyatürler, Dost). Hafiflik insana yakışmaz, düşkünlük göstergesidir. Kuralları hiçe sayan, eril yasaları çiğneyen kadınlara hemen hafiflik yaftası yapıştırılır. TDK sözlüğünün tanımına göre hafifmeşrep, “davranışları ile içinde bulunduğu toplumun ahlak anlayışına ters düşen”dir. Meşrep, yaratılış, huy, karakter, mizaç demek. Hafif bir doğaya sahip insan dengesizdir, ne yapacağı öngörülemez. Oysa ağır insan öyle mi? Ağır insan dengelidir, bir topluma girdiğinde nasıl davranacağını bilir, davranışları öngörülebilir. Ağır insanın ağırlığı, sırtına yüklenen yasalar ve yasaklardan gelir; ceketini bırakamaz, yasaları ihlal edemez.

∗∗∗

İnsan önceleri göçebedir, çok sonra yerin çekimine kapılıp yerleşmiştir. Ardından ortaya çıkan tanrı kralların, doğal yerçekimi yasasının üzerine kendi yasalarını........

© Birgün