menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hastalandığında çocuğuna kim bakacak?

24 6
09.06.2025

Cerrahpaşa’daki öğrencilik yıllarımızda en sevdiğimiz stajların başında çocuk kliniği, en sevdiğimiz hocaların başlarında da Prof. Dr. Özdemir İlter gelirdi.

Bir dönem İstanbul Tabip Odası Başkanlığı da yapan Özdemir Hoca bize hem demokrat hem de bilimsel kimliğiyle örnek olurdu.

Vizitlerde her bir hastanın başında uzun uzun anlatır, sorular sorar, cebinden eksik etmediği keçeli kalemlerle hasta koğuşlarının camlarına formüller, notlar yazardı. Sonra da her birimizi mikroskop başına oturtup tek tek gösterirdi.

Öğrencilere sadece bilgi yüklemekle kalmaz, doktorluğu da öğretirdi.

Bir gün öğleden sonraki ikinci viziti bitirmiştik. Özdemir Hoca “Şu, şu, şu yataklardaki çocukların durumu iyi değil. O yataklardan sorumlu olanlarınızın bu akşam nöbete kalmalarını istiyorum. Gece ben de gece geleceğim, birlikte vizit yapacağız” diyerek gitti.

Ne de olsa talimattır, diyerek akşam kaldık ama Özdemir Hoca’nın geleceğine pek de inanmamıştık. Saat gecenin on ikisini vurduğunda gerçekten de geldi. Birlikte vizit yaptık.

Aslında klinikte yeterli sayıda nöbetçi asistan da, uzman da vardı. Bizim kalmamız da, gece vizit yapmak da çok manalı değildi. Özdemir Hoca bir çeşit gösteri yapmıştı. Hekimliğin mesaiyle sınırlı olmadığını, bir hekimin hastasından yirmi dört saat boyunca sorumlu olduğunu göstermişti bize.

∗∗∗

Zamanında Tıpta Uzmanlık Sınavı, TUS’ta yüksek puan yapsaydım seçeceğim klinik dal çocuk uzmanlığı olurdu muhtemelen. Birkaç denemeden sonra........

© Birgün