Güzel şeyler
Aradan çok zaman geçti ama sanırım hatırlarsınız. 2020’nin son günlerinde “Fuhuş yuvası” (https://www.birgun.net/makale/fuhus-yuvasi-327202) diye bir yazı yazmış, “ismi lazım değil” diyerek, televizyonlarda “sosyoloji profesörü” olarak konuşan şahsın üniversiteler etrafında öğrencilerin kaldığı apart tipi evlere “fuhuş yuvası” demesini “bir zihniyet eleştirisi” olarak değerlendirmiştim.
“Prof.”, milyonlarca öğrenciye ve ailelerine açıkça hakaret eden sözlerini “suç sosyolojisi” ambalajına sararak savunurken, adını anmadan yazdığım yazıdaki “fuhuş yuvası bir kafa” ibaresinin haksız fiil oluşturduğu, hakaret içerikli olduğu, kişilik haklarının, şeref ve itibarının zedelendiği iddiasıyla 20.000,00 TL manevi tazminat davası açmıştı.
Sarf ettiği sözler nedeniyle; üniversitesinin rektörlüğü disiplin cezası vermiş, bu kararın iptali için açtığı dava reddedilmiş ve Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılamak” suçundan hakkında re’sen soruşturma başlatılıp yapılan yargılama neticesinde de TCK 216/2 maddesine göre eylemi sabit görülerek 7 ay 15 gün hapis cezası verilmesine karşın, benden illa da tazminat alma ısrarını cesaretle mi, cehaletle mi, yoksa para hırsıyla mı........
© Birgün
