İktidarın 'suç ve ceza'sı: İmamoğlu’na 23 asırlık hapis talebinin hukuki karşılığı ne?
Tutuklu İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için istenen 2 bin 352 yıllık ceza talebi, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın hakkında istenen toplam 486 yıl ve iki de müebbet hapis cezasına verdiği "Allah uzun ömür verirse yatacağız, tamamlamak istiyoruz" yanıtını hatırlattı.
Aynı zamanda hukukçu da olan Demirtaş, demecinin devamında "İstenen ceza miktarı gösteriyorki bunun hukukla ya da yargıyla alakası yok, siyasi öç alma, intikam operasyonudur" yorumunu yapmıştı.
Bugün İBB iddianamesinde İmamoğlu'na 142 ayrı eylemden, 828 ila 2 bin 352 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Söz konusu siyasi isimler hakkında ortalama bir insan ömrünü aşan, infazı bilimsel olarak da mümkün olmayan bu cezaların hukuktaki karşılığı tartışma konusu.
İmamoğlu hakkında istenen 23 asrı aşkın cezanın hukuken ne anlama geldiğini ve kesinleşmesi halinde infazının nasıl uygulanacağını uzun yıllardır insan hakları konusunda ve siyasi davalarda ceza avukatlığı da yapan Gülizar Tuncer ile konuştuk.
"Mevcut düzenlemelerin de uygulamanın da hukukla bir alakası yok" diyen Tuncer, kararın siyasi olduğunu savunuyor:
"Son dönemde savcıların hazırladıkları iddianamelerde yüzlerce veya binlerce yıl süreli hapis cezası isteniyor olmasının nedeni korku ve gözdağı yaratmak amacıyla hareket ediliyor oluşudur. 2005 yılında yürürlüğe giren 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu ve 5275 Sayılı infaz yasası hazırlanırken de bu uzun süreli hapis cezalarının infaz edilebilme anlamında bir karşılığının olmadığı biliniyordu. Ancak mevcut siyasi iktidarın suç ve ceza politikasına uygun biçimde bu düzenlemeler yapıldı ve onlarca yıl sonrasında ne olacağı önemsenmeden, bugünün dönemsel yargılamalarında devreye sokuldu."
Kobani davasını örnek gösteren Tuncer, mevcut mevzuatta binlerce yıllık söz konusu hapis cezalarının kesinleşmesi halinde infazın nasıl gerçekleştirdiği konusunda ise şunları söylüyor:
"Bu uygulamanın nasıl olacağını aslında kimse bilmiyor. Son dönemde en çok konuşulan davalardan Kobani davasında sanıklara onlarca kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenmişti, ancak onlarca yıl hapis cezası verildi. İddianamede istenilen cezalar verilmiş olsaydı bu haliyle uygulanma koşulu yoktu. Çünkü devlet ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazında dahi ayrımcılık yapıyor."
Tuncer, infaz eşitsizliklerine 'devletin güvenliğine karşı suçlar' ve 'anayasal düzene karşı suçlar' gibi siyasi davalarda karşılaştıklarına dikkat çekiyor.
Tuncer'e göre, söz konusu suç iddialarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının infazında 'koşullu salıverme yasağı' var. Bu da mahpusun hiç bir şekilde cezaevinden çıkamaması, ölünceye kadar hapiste kalması anlamına geliyor. Ancak Tuncer, adli suçlarda verilen cezaların infazının uygulanışındaki farklılıkları şöyle anlatıyor:
"Adli suçlarda verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarının infazında CİK 107. madde uyarınca, iyi hal olması halinde ağırlaştırılmış müebbet için 30, normal müebbet için 24 yıllık süreler var. Aynı........© Bianet





















Toi Staff
Gideon Levy
Sabine Sterk
Tarik Cyril Amar
Mort Laitner
Stefano Lusa
Mark Travers Ph.d
Ellen Ginsberg Simon
Gilles Touboul
John Nosta
Gina Simmons Schneider Ph.d