menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ABD'nin yol haritası

45 13
05.05.2025

Peki ABD’yi yeniden büyük güç haline getirmek için nasıl bir yol haritası çizmek gerekir?

Önerilen şu:

- Bugün ABD’nin, daha zayıf rakibi Rusya'dır. Ukrayna'nın Moskova'nın askeri kaynaklarını tüketmesiyle bu çok belirgin hale geldi. ABD, bu nedenle Rusya'nın zayıflamış durumunu kendi lehine kullanmayı, Pekin'i dezavantajlı duruma düşürecek Moskova ile bir yumuşama sağlamayı hedeflemelidir.

- Amaç, Rusya ile çatışma kaynaklarını ortadan kaldırmak değil, ABD çıkarlarına zarar verme kabiliyetine kısıtlamalar getirmek olmalıdır.

- Bu süreç, Ukrayna'daki savaşı ABD lehine olacak şekilde sona erdirerek başlamalıdır. Bu, sonuçta Kiev'in Rusya'nın batıya doğru ilerlemesini engelleyecek kadar güçlü olması gerektiği anlamına gelir.

- Kiev ve Moskova arasındaki 2022 İstanbul görüşmelerinin başarısızlığından ders çıkarmalıdır. Ukraynalıları toprak vermeye zorlamalıdır. Ancak Ukrayna egemenliğini görüşmelerin ön koşulu haline getirmeli ve Moskova'yı ikna etmek için ABD yaptırımlarını, askeri yardımı ve el konulan Rus varlıklarını kullanmalıdır.

•⁠ ⁠Rusya'nın Çin'den tamamen ayrılması pek mümkün görünmüyor.

ABD, İsrail’le sürdürdüğü ilişkiye benzer bir savunma ilişkisini Ukrayna’yla da sürdürmelidir: resmi bir ittifak değil, Kiev'in kendisini savunması için ihtiyaç duyduğu şeyi satma, ödünç verme veya verme anlaşması. Ancak Ukrayna'ya NATO üyeliği vermemelidir.

- Bunun yerine, ABD, Avrupa devletlerini Ukrayna'nın sorumluluğunu almaya ve genel olarak kıtalarının güvenliğini üstlenmeye zorlamalıdır.

•⁠ ⁠Ekonomik alanda, Washington pazar erişiminde karşılıklılık talep edebilir ve müttefiklerin ABD inovasyonundan ancak onu engelleyen düzenleyici standartları ortadan kaldırırlarsa faydalanabileceklerini şart koşabilir. Amaç müttefiklerin Amerikan standartlarını kabul etmesini sağlamak ve Batı'nın bakışlarını topluca Pekin'e yöneltmek olmalıdır.

Görüldüğü gibi adım adım ABD çıkarları çerçevesinde yeni bir dünya düzeni oluşturulmaya çalışılıyor. Yol haritası da buna göre tasarlanıyor, engeller temizleniyor.

Trump’ın attığı adımların hiçbiri sürpriz değil, belli bir hedefi var. Pekin’e doğru ilerlemek.

Atılan adımlar nedir?

•⁠ ⁠Rusya'yı hem de Ukrayna'yı birbirlerinin enerji altyapısına yönelik saldırıları durdurmaya ikna etti.

•⁠ ⁠Suudi Arabistan'ı petrol üretimini artırmaya ikna etti.

•⁠ ⁠Biden'ın yaptırımlarından enerjiyle ilgili bankacılık işlemlerini muaf tutmasına son vererek nüfuzunu artırdı.

•⁠ ⁠Washington'ı Kiev'in savunmasından sorumlu tutmayan bir mineral anlaşması imzaladı.
ABD artık askeri değil ama diplomasi yoluyla ilerlemeyi sürdürüyor. Bu arada Avrupa’nın silahlanmasında gözden kaçırılan ABD etkenine de işaret ediyor.

•⁠ ⁠Trump’ın Avrupa'ya karşı daha sert tutumu, Avrupa’nın nesillerdir en büyük savunma harcaması artışına yol açtı: yaklaşık 1 trilyon dolar. Trump'ın açılış tarifeleri Avrupalıları sarstı ama aynı zamanda on yıldır ilk kez ticarette yeni bir Atlantik ötesi büyük pazarlık görüşmelerini yeniden başlatabilir.

Yazar, bunları ABD’nin başarıları olarak sıralıyor. Arkasından da “Böl ve Yönet” ara başlığıyla yeni bir sayfa açıyor.

Çok açık biçimde hedefini ifade etmekte bir sakınca görmüyor:

“ABD Ukrayna'daki savaşı bir sona ulaştırdığında, Amerikalı diplomatlar artık Moskova'nın Pekin ile ilişkisini daha etkili bir biçimde karıştırmaya çalışmaya başlayabilirler.”

Ama ABD’nin yeni yönetimi gerçekçi.

Şunu da görüyorlar:

“Bu da zorlu olacaktır. Rusya'nın Çin'den tamamen ayrılması pek olası değildir: ülkeler, Nixon'ın Pekin'e gittiği zamandan daha fazla ortak çıkara ve daha iyi bir siyasi bağlantıya sahiptir.”

Elbette vazgeçmek yok, çünkü “büyük ABD” olmanın koşullarının düğümü bilindiği gibi burada çözülecek.
Aslında yazıyı bu kadar ayrıntılı yazmamızın nedenlerinden biri de bu. Bu düğümün iplerinin bir ucu da aynı zamanda Doğu Akdeniz’de ve onun odağındaki Türkiye’nin dış politikasında.

Foreign Affairs yazarı Rusya ve Çin arasındaki ilişkilerde “karıştırılacak” bir yönüne işaret ediyor:

- Çıkarları aynı değildir. Rusya, Ukrayna'daki savaşın başlangıcından bu yana Çin'e çok bağımlı hale geldi ve jeopolitik bağımlılık her........

© Aydınlık