Burnunun dibini göremeyen gazetecilik
“Rusya, Polonya hava sahasını ihlal etti.”, “İsrail, Katar hava sahasını ihlal etti.”, “Ne olacak?”
Gazeteleri açıyorsunuz bunlar var, televizyonları açıyorsunuz bu sorunun yanıtı aranıyor.
Elbette gazetecilik dünyaya kayıtsız kalamaz, yaşanan gelişmeler için soru sorar ve geleceğe yansıtmalar yapar, yanıtlar arar.
Ama bazen dünyanın öte ucunu konuşurken, burnumuzun dibindeki tehditleri gözden kaçırıyoruz.
ABD-İsrail, Doğu Akdeniz’e yığınak yapıyor. Aydınlık dün bunu manşetine taşıdı, maalesef bugün gazetelerde her telde çalma var ama asıl tehditler yok. Son dönemde Doğu Akdeniz, rafa kaldırıldı bazı yayın organları tarafından. Burnunun dibini göremeyen gazeteciliğe örnek olduğu açısından önemli.
Önce İsrail’e bakalım:
İsrail’in eski savunma ve havacılık yetkilisi Shay Gal, temmuz sonunda İsrail Başbakanı Netanyahu’ya yakınlığıyla bilinen Israel Hayom gazetesinde “KKTC’yi işgal planı” başlıklı bir analiz yayınlamıştı. Gal, Kuzey Kıbrıs’ın İsrail için bir sorun teşkil ettiğini savunmuş ve Ada’nın kuzeyinin “kurtarılması” için acil durum planı hazırlanması gerektiğini belirtmişti.
İsrail, önceki günlerde Güney Kıbrıs’a Barak MX hava savunma sistemlerini gönderdi. Ayrıca İsrail Ordusu’na bağlı Birim 8200 Larnaka’da siber güvenlik üssü kurdu.
Öte yandan Atina, ekonomisini Yahudi sermayesiyle toparlamaya çalışıyor. İsrailli SK Group, Yunanistan’ın en büyük savunma sanayi şirketlerinden Yunanistan Araç Sanayisi (ELBO)’nin tüm mülkiyetini satın aldı.
ABD’de de benzer adımlar atıyor.
Yunanistan’ı üslerle donattı, Suda Üssü’nü genişletiyor.
ABD, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni “silah satışı ve askeri eğitim için uygun ülke” olarak tayin etti.
Rum Millî Muhafız Ordusu, son yıllarda Devlet Ortaklığı Programı kapsamında bizzat ABD tarafından eğitiliyor.
Temmuz ayında ABD Kongresi’ne sunulan yeni yasa tasarısı, Yunanistan’daki ABD üslerini genişletmeyi ve yeni konuşlanma bölgeleri........
© Aydınlık
